9789944742474
505900
https://www.tdedkitap.com/yenicag-felsefesi-tarihi
Yeniçağ Felsefesi Tarihi
24.00
Bir toplumun gelismislik göstergesi, o toplumun bilgi, sanat, ahlak, politika ve varligi algi biçiminin nasil olduguyla ölçülebilir.Bilgi üretemeyen bir toplumun, diger toplumlarla ayni düzeyde bir yasam standardini elde etmesinin mümkün olmadigi gibi, ayni seklide ahlak ve siyaset konularinda ilerleme saglayamamis bir toplumun, kendi içinde bir harmoni olusturmasi da beklenecek bir sey degildir. Öte yandan varlik algisi ise bir taraftan maddeye sekil verme hüneri olarak tanimlanabilecek teknolojinin olusup olusmamasini diger taraftan insanin maddi ve manevi alanla kuracagi bagi belirleyecektir.Bütün bu alanlarda olacak her tür gelisme ve ilerleme bir plana, programa ve yönteme ihtiyaç duymaktadir. Çünkü asil olan, dogru bilgi üretmektir. Dogru bilgiye ise yöntemsiz ulasilamaz. Dünyanin gelismis olarak nitelendirilen toplumlari, kendi tarihleri içerisinde böyle bir süreçten geçmis ve bugünkü durumlarina bu sekilde ulasmislardir.Iste Yeniçag Felsefesi Tarihi, Bati'nin geçirdigi bu süreci ele almakta ve o cografyada yetisen filozoflarin görüslerini içermektedir. Bati filozoflari ilk olarak yukarida adi geçen alanlarda dogru bilgiye ulasabilmek için yöntemin ne olmasi gerektigini sorgulamis ve bütün alanlarda belli bir yöntem dogrultusunda bilgi üretmeye çalismislardir. Bu, dogal olarak birdenbire olmamis, belli bir tarih dilimini kapsamistir.Bilgi, üretilip insanlarin zihnine sunuldugu andan itibaren artik herkesin ortak malidir, yani evrenseldir. Nerede üretilirse üretilsin her toplum gelisebilmek, ilerleyebilmek için gerekli olan bilgilere ulasmak zorundadir. Elinizdeki bu çalismanin hazirlanmasindaki temel amaç, bu anlamda Bati toplumlarinin ne tür bir süreçten geçtiklerinin anlasilmasina ve üretilen bilgilere ulasilmasina katki saglamaktir. Unutmamak gerekir ki her sey önce zihinde baslar…
Bir toplumun gelismislik göstergesi, o toplumun bilgi, sanat, ahlak, politika ve varligi algi biçiminin nasil olduguyla ölçülebilir.Bilgi üretemeyen bir toplumun, diger toplumlarla ayni düzeyde bir yasam standardini elde etmesinin mümkün olmadigi gibi, ayni seklide ahlak ve siyaset konularinda ilerleme saglayamamis bir toplumun, kendi içinde bir harmoni olusturmasi da beklenecek bir sey degildir. Öte yandan varlik algisi ise bir taraftan maddeye sekil verme hüneri olarak tanimlanabilecek teknolojinin olusup olusmamasini diger taraftan insanin maddi ve manevi alanla kuracagi bagi belirleyecektir.Bütün bu alanlarda olacak her tür gelisme ve ilerleme bir plana, programa ve yönteme ihtiyaç duymaktadir. Çünkü asil olan, dogru bilgi üretmektir. Dogru bilgiye ise yöntemsiz ulasilamaz. Dünyanin gelismis olarak nitelendirilen toplumlari, kendi tarihleri içerisinde böyle bir süreçten geçmis ve bugünkü durumlarina bu sekilde ulasmislardir.Iste Yeniçag Felsefesi Tarihi, Bati'nin geçirdigi bu süreci ele almakta ve o cografyada yetisen filozoflarin görüslerini içermektedir. Bati filozoflari ilk olarak yukarida adi geçen alanlarda dogru bilgiye ulasabilmek için yöntemin ne olmasi gerektigini sorgulamis ve bütün alanlarda belli bir yöntem dogrultusunda bilgi üretmeye çalismislardir. Bu, dogal olarak birdenbire olmamis, belli bir tarih dilimini kapsamistir.Bilgi, üretilip insanlarin zihnine sunuldugu andan itibaren artik herkesin ortak malidir, yani evrenseldir. Nerede üretilirse üretilsin her toplum gelisebilmek, ilerleyebilmek için gerekli olan bilgilere ulasmak zorundadir. Elinizdeki bu çalismanin hazirlanmasindaki temel amaç, bu anlamda Bati toplumlarinin ne tür bir süreçten geçtiklerinin anlasilmasina ve üretilen bilgilere ulasilmasina katki saglamaktir. Unutmamak gerekir ki her sey önce zihinde baslar…
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.