Türk Dili Tarihi

Stok Kodu:
9786056600906
Sayfa Sayısı:
370
Basım Tarihi:
2016-01
Kategori:
%20 indirimli
47,00TL
37,60TL
9786056600906
445003
Türk Dili Tarihi
Türk Dili Tarihi
37.60

Yüzyillardan beri çesitli gelisme devreleri geçiren ve birçok tarihi sebeplerle genis cografik sahalara yayilma mecburiyetinde kalan Türk dilini, eldeki bolca malzemeye ragmen, henüz layikiyla ihata etmek imkani elde edilememis gibidir. Tarihi gelismesindeki birçok amiller, çagma göre Türk dilini, yaygin bulundugu sahanin resmi devlet ve yazi dili, devrine göre ise durgun ve fazla ilerlemeyen bir unsur olarak kalmaya mecbur etmistir. Bu yüzden Türk dilinin gelisme ve ilerleme devreleri, bütün isteklerimize ve elimizdeki zengin denebilecek malzeme ve arastirma bolluguna ragmen, esit sartlar altinda inceleme imkanlarina malik bulunmamaktadir. Bilhassa gelismesi hakkinda, maalesef hiçbir ipucu bulunamayan eski tarihi devreler için gelenege dayanarak pregramatikal metotla, bazi isabetli ve isabetsiz fikirler ileri sürülebilinmekte ise de, söylenenler simdilik faraziye sinirlarini, asmamaktadir. Üstelik, tarih boyunca akma gelenegine siki sikiya bagli kalan Türk halk ve boylarinin birlesme ve dagilma temayülleri, ister istemez Türk dilini de, ayni sebeplerle, yeni yeni edebi veya canli lehçe, sive ve agizlara ayrilmaya ve parçalanmaya kadar götürmüstür. Türk dili için çok agir basan bir nokta teskil eden bu hususiyet, daima göz önünde tutulmus, bu yüzden Türk dili gelisme meseleleri eserde, hep Türklük tarihi ile beraber, kül halinde incelenmis ve arastirilmistir. Konunun arastirilmasindaki bütün zorluklara ve sahanin suursuz ihmaline ragmen, fakültemiz Türk Dili ve Edebiyati Bölümü ögrencilerinin gerek bugünkü ögrenci, gerek yarinki ögretici durumlarinda, üzerinde önemle durmalari gereken Türklük tarihine dair, velev ana hatlariyla olsun, ellerinde bir kilavuzun bulundurulmasi, fikrimizce, hocalarina düsen bir vazife olsa gerektir. Eser bu gaye ile kaleme alinarak, meslektaslarimizin hem ögrenme ve hem ögretme yolundaki vazifelerinin kolaylastirilmasi cihetine gidilmistir. Sunu da açikça söyleyeyim ki, simdiye kadar böyle bir metot ve sistemle, Türk dili tarihi ve grameri bir çati altinda ele alinmamis tir. Eserimin bu yönden, kendine mahsus bir özellik tasidigi kanaatindeyim.(Tanitim Bülteninden)

Yüzyillardan beri çesitli gelisme devreleri geçiren ve birçok tarihi sebeplerle genis cografik sahalara yayilma mecburiyetinde kalan Türk dilini, eldeki bolca malzemeye ragmen, henüz layikiyla ihata etmek imkani elde edilememis gibidir. Tarihi gelismesindeki birçok amiller, çagma göre Türk dilini, yaygin bulundugu sahanin resmi devlet ve yazi dili, devrine göre ise durgun ve fazla ilerlemeyen bir unsur olarak kalmaya mecbur etmistir. Bu yüzden Türk dilinin gelisme ve ilerleme devreleri, bütün isteklerimize ve elimizdeki zengin denebilecek malzeme ve arastirma bolluguna ragmen, esit sartlar altinda inceleme imkanlarina malik bulunmamaktadir. Bilhassa gelismesi hakkinda, maalesef hiçbir ipucu bulunamayan eski tarihi devreler için gelenege dayanarak pregramatikal metotla, bazi isabetli ve isabetsiz fikirler ileri sürülebilinmekte ise de, söylenenler simdilik faraziye sinirlarini, asmamaktadir. Üstelik, tarih boyunca akma gelenegine siki sikiya bagli kalan Türk halk ve boylarinin birlesme ve dagilma temayülleri, ister istemez Türk dilini de, ayni sebeplerle, yeni yeni edebi veya canli lehçe, sive ve agizlara ayrilmaya ve parçalanmaya kadar götürmüstür. Türk dili için çok agir basan bir nokta teskil eden bu hususiyet, daima göz önünde tutulmus, bu yüzden Türk dili gelisme meseleleri eserde, hep Türklük tarihi ile beraber, kül halinde incelenmis ve arastirilmistir. Konunun arastirilmasindaki bütün zorluklara ve sahanin suursuz ihmaline ragmen, fakültemiz Türk Dili ve Edebiyati Bölümü ögrencilerinin gerek bugünkü ögrenci, gerek yarinki ögretici durumlarinda, üzerinde önemle durmalari gereken Türklük tarihine dair, velev ana hatlariyla olsun, ellerinde bir kilavuzun bulundurulmasi, fikrimizce, hocalarina düsen bir vazife olsa gerektir. Eser bu gaye ile kaleme alinarak, meslektaslarimizin hem ögrenme ve hem ögretme yolundaki vazifelerinin kolaylastirilmasi cihetine gidilmistir. Sunu da açikça söyleyeyim ki, simdiye kadar böyle bir metot ve sistemle, Türk dili tarihi ve grameri bir çati altinda ele alinmamis tir. Eserimin bu yönden, kendine mahsus bir özellik tasidigi kanaatindeyim.(Tanitim Bülteninden)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat