Tarikat Adabı

Tarikatlar, ortaya çikislarindan bu yana Islam kültür birikiminin temel unsurlarindan birini teskil etmis, inanç, düsünce, ahlak ve sanat alaninda büyük hizmetler ortaya koymuslardir. Bunun bir sonucu olarak da zaman içerisinde hizmet tarzlari ve egitim sekilleri farkli olan birçok tarikat ortaya çikmistir. Bu tarikatlar bir taraftan Islam dininin yayilmasina ve fetih hareketlerinin devam etmesine katki saglamislar, diger taraftan, insanlarin ruh ve mana dünyalarini beslemis ve onlari olgun birer mü'min haline getirerek toplumda huzur, birlik ve beraberlige katki saglamislardir.Bu müesseseler, insanlari manevi yönden egiten, ruh ve gönül dünyasini tamir eden, ona gerçek huzur yolunu gösteren bir anlayisla hareket etmislerdir. Bu terbiyeyi almis bireyler yasadiklari cemiyete maddi-manevi katki saglamis, toplumun huzurunu bozacak, insanlara zarar verecek, kamu düzenini bozacak her türlü isten uzak durmuslardir.Bu tür bir terbiye almamis bireyler, kendisi, ailesi, çevresi ve yasadigi toplumla sorunlu hale gelip, kendisine, ailesine, çevresine ve memlekete zararli bir duruma gelebilmektedir. Kanaatimizce, bunun önüne geçmenin yollarindan bir tanesi de modern egitim ile beraber, insanimizin kalbine Allah korkusu yerlestirip, ona gerekli olan manevi terbiyeyi vermekten geçmektedir.Elinizdeki bu çalisma, almis oldugu ahlaki ve manevî terbiyenin de etkisiyle, topluma milli ve manevi degerlerine bagli saglam ruhlu insanlar yetistiren bu müesseselerin, ahlakî ve manevî terbiye metotlarini yeniden hatirlatarak, insanlarin birbirlerine güvendigi, rahat ve huzur içinde yasadigi daha güzel bir gelecek kurma adina küçük bir çaba ve gayret sunmaktadir.(Tanitim Bülteninden)