9789755500393
488422
https://www.tdedkitap.com/sunnet-bilinci
Sünnet Bilinci
40.00
Insanlik tarihine bakildiginda, hayatin peygamberle basladigi görülür. Peygamberler olmadan hayatin anlasilmasi mümkün degildir. Bunun içindir ki, her ümmete peygamberlerin gönderildigi belirtilmektedir: “Her kavmin bir yol göstericisi vardir.“
Bilindigi gibi Islam dininin temel kaynaklari ikidir. Bunlardan birincisi, Allah'in yüce Kelami olan Kur'an; digeri de Peygamber Efendimizin hayatidir. Peygamberimiz, sadece Allah'in ayetlerini yazmak, emirlerini duyurmak ve açiklamakla degil, ayni zamanda bunlarin nasil tatbik edildigini ve baskalarina nasil örnek olabileceklerini göstermek için de görevlendirilmistir. Bunun yani sira, Allah'in istedigi amaçlara varabilmesi için, bireyler ile toplumu denetlemeye ve insan hayatinin eksiklerini düzeltmeye de memurdur.
Yüce Allah ile Peygamberini, bir baska ifade ile Kur'an ve Sünnet'i birbirinden ayiramayiz. Bunlar et ve tirnak gibi birbirlerine bagli iki unsurdur. Kur'an ile sünneti birbirinden koparirsak, dinin gerçek anlamini kavrayamayiz. Kayik ile Kürekçi ne ise, kitap ile Peygamber de aynidir. Kürekçiyi kayiktan aldiniz mi, varmak istediginiz yere asla varamazsiniz. Rasulullah'i da Kitap'tan ayirirsaniz, Kitab'i anlayamaz ve Allah'in istedigi sekilde bir Müslüman olamazsiniz.
Peygamberin elinde kitap bir nur, bir isiktir. Onu elinden aldiniz mi sadece bir peygamberini kalir; Peygamberi disladiniz mi, sadece bir kitabiniz kalir. O zaman da Hiristiyanlar gibi Kitab'i unutup Peygamberinizi ilahlastirirsiniz; ya da Hindular gibi Peygamberinizi unutup Kitabi ilahlastirirsiniz. Her iki halde de Allah'in belirledigi amaçlardan uzak kalirsiniz. Onun içindir ki Rasule itaat Allah'a itaat olarak sembollestirilmistir.
Öyle ise hiç kimse Peygamberi (sünneti) veya Kitabi (Kur'an'i) devreden çikararak Allah'in belirledigi amaçlara kavusacagini sanmasin. Onun yolu Kur'an ve Sünnet'ten geçer. Baska hiçbir yolu yoktur.
Iste bu çalismamizda, Sünnet'in hem klasik hem de yeni boyutlariyla ne oldugu; sünnetin dindeki yeri, önemi; Kur'an'a göre Rasulullah'in konumu; Kur'an ve Sünnet iliskisi; sünnet ve tesri; sözlü sünnet olarak hadisler ve durumlari; ve son olarak sünnet anlayisimizin ne oldugunu vurgulayacak yeni bir yeni bir sünnet bilincini kazandirmaya çalistik...
Besir Islamoglu, 25 Nisan 1994, Elazig
Bilindigi gibi Islam dininin temel kaynaklari ikidir. Bunlardan birincisi, Allah'in yüce Kelami olan Kur'an; digeri de Peygamber Efendimizin hayatidir. Peygamberimiz, sadece Allah'in ayetlerini yazmak, emirlerini duyurmak ve açiklamakla degil, ayni zamanda bunlarin nasil tatbik edildigini ve baskalarina nasil örnek olabileceklerini göstermek için de görevlendirilmistir. Bunun yani sira, Allah'in istedigi amaçlara varabilmesi için, bireyler ile toplumu denetlemeye ve insan hayatinin eksiklerini düzeltmeye de memurdur.
Yüce Allah ile Peygamberini, bir baska ifade ile Kur'an ve Sünnet'i birbirinden ayiramayiz. Bunlar et ve tirnak gibi birbirlerine bagli iki unsurdur. Kur'an ile sünneti birbirinden koparirsak, dinin gerçek anlamini kavrayamayiz. Kayik ile Kürekçi ne ise, kitap ile Peygamber de aynidir. Kürekçiyi kayiktan aldiniz mi, varmak istediginiz yere asla varamazsiniz. Rasulullah'i da Kitap'tan ayirirsaniz, Kitab'i anlayamaz ve Allah'in istedigi sekilde bir Müslüman olamazsiniz.
Peygamberin elinde kitap bir nur, bir isiktir. Onu elinden aldiniz mi sadece bir peygamberini kalir; Peygamberi disladiniz mi, sadece bir kitabiniz kalir. O zaman da Hiristiyanlar gibi Kitab'i unutup Peygamberinizi ilahlastirirsiniz; ya da Hindular gibi Peygamberinizi unutup Kitabi ilahlastirirsiniz. Her iki halde de Allah'in belirledigi amaçlardan uzak kalirsiniz. Onun içindir ki Rasule itaat Allah'a itaat olarak sembollestirilmistir.
Öyle ise hiç kimse Peygamberi (sünneti) veya Kitabi (Kur'an'i) devreden çikararak Allah'in belirledigi amaçlara kavusacagini sanmasin. Onun yolu Kur'an ve Sünnet'ten geçer. Baska hiçbir yolu yoktur.
Iste bu çalismamizda, Sünnet'in hem klasik hem de yeni boyutlariyla ne oldugu; sünnetin dindeki yeri, önemi; Kur'an'a göre Rasulullah'in konumu; Kur'an ve Sünnet iliskisi; sünnet ve tesri; sözlü sünnet olarak hadisler ve durumlari; ve son olarak sünnet anlayisimizin ne oldugunu vurgulayacak yeni bir yeni bir sünnet bilincini kazandirmaya çalistik...
Besir Islamoglu, 25 Nisan 1994, Elazig
Insanlik tarihine bakildiginda, hayatin peygamberle basladigi görülür. Peygamberler olmadan hayatin anlasilmasi mümkün degildir. Bunun içindir ki, her ümmete peygamberlerin gönderildigi belirtilmektedir: “Her kavmin bir yol göstericisi vardir.“
Bilindigi gibi Islam dininin temel kaynaklari ikidir. Bunlardan birincisi, Allah'in yüce Kelami olan Kur'an; digeri de Peygamber Efendimizin hayatidir. Peygamberimiz, sadece Allah'in ayetlerini yazmak, emirlerini duyurmak ve açiklamakla degil, ayni zamanda bunlarin nasil tatbik edildigini ve baskalarina nasil örnek olabileceklerini göstermek için de görevlendirilmistir. Bunun yani sira, Allah'in istedigi amaçlara varabilmesi için, bireyler ile toplumu denetlemeye ve insan hayatinin eksiklerini düzeltmeye de memurdur.
Yüce Allah ile Peygamberini, bir baska ifade ile Kur'an ve Sünnet'i birbirinden ayiramayiz. Bunlar et ve tirnak gibi birbirlerine bagli iki unsurdur. Kur'an ile sünneti birbirinden koparirsak, dinin gerçek anlamini kavrayamayiz. Kayik ile Kürekçi ne ise, kitap ile Peygamber de aynidir. Kürekçiyi kayiktan aldiniz mi, varmak istediginiz yere asla varamazsiniz. Rasulullah'i da Kitap'tan ayirirsaniz, Kitab'i anlayamaz ve Allah'in istedigi sekilde bir Müslüman olamazsiniz.
Peygamberin elinde kitap bir nur, bir isiktir. Onu elinden aldiniz mi sadece bir peygamberini kalir; Peygamberi disladiniz mi, sadece bir kitabiniz kalir. O zaman da Hiristiyanlar gibi Kitab'i unutup Peygamberinizi ilahlastirirsiniz; ya da Hindular gibi Peygamberinizi unutup Kitabi ilahlastirirsiniz. Her iki halde de Allah'in belirledigi amaçlardan uzak kalirsiniz. Onun içindir ki Rasule itaat Allah'a itaat olarak sembollestirilmistir.
Öyle ise hiç kimse Peygamberi (sünneti) veya Kitabi (Kur'an'i) devreden çikararak Allah'in belirledigi amaçlara kavusacagini sanmasin. Onun yolu Kur'an ve Sünnet'ten geçer. Baska hiçbir yolu yoktur.
Iste bu çalismamizda, Sünnet'in hem klasik hem de yeni boyutlariyla ne oldugu; sünnetin dindeki yeri, önemi; Kur'an'a göre Rasulullah'in konumu; Kur'an ve Sünnet iliskisi; sünnet ve tesri; sözlü sünnet olarak hadisler ve durumlari; ve son olarak sünnet anlayisimizin ne oldugunu vurgulayacak yeni bir yeni bir sünnet bilincini kazandirmaya çalistik...
Besir Islamoglu, 25 Nisan 1994, Elazig
Bilindigi gibi Islam dininin temel kaynaklari ikidir. Bunlardan birincisi, Allah'in yüce Kelami olan Kur'an; digeri de Peygamber Efendimizin hayatidir. Peygamberimiz, sadece Allah'in ayetlerini yazmak, emirlerini duyurmak ve açiklamakla degil, ayni zamanda bunlarin nasil tatbik edildigini ve baskalarina nasil örnek olabileceklerini göstermek için de görevlendirilmistir. Bunun yani sira, Allah'in istedigi amaçlara varabilmesi için, bireyler ile toplumu denetlemeye ve insan hayatinin eksiklerini düzeltmeye de memurdur.
Yüce Allah ile Peygamberini, bir baska ifade ile Kur'an ve Sünnet'i birbirinden ayiramayiz. Bunlar et ve tirnak gibi birbirlerine bagli iki unsurdur. Kur'an ile sünneti birbirinden koparirsak, dinin gerçek anlamini kavrayamayiz. Kayik ile Kürekçi ne ise, kitap ile Peygamber de aynidir. Kürekçiyi kayiktan aldiniz mi, varmak istediginiz yere asla varamazsiniz. Rasulullah'i da Kitap'tan ayirirsaniz, Kitab'i anlayamaz ve Allah'in istedigi sekilde bir Müslüman olamazsiniz.
Peygamberin elinde kitap bir nur, bir isiktir. Onu elinden aldiniz mi sadece bir peygamberini kalir; Peygamberi disladiniz mi, sadece bir kitabiniz kalir. O zaman da Hiristiyanlar gibi Kitab'i unutup Peygamberinizi ilahlastirirsiniz; ya da Hindular gibi Peygamberinizi unutup Kitabi ilahlastirirsiniz. Her iki halde de Allah'in belirledigi amaçlardan uzak kalirsiniz. Onun içindir ki Rasule itaat Allah'a itaat olarak sembollestirilmistir.
Öyle ise hiç kimse Peygamberi (sünneti) veya Kitabi (Kur'an'i) devreden çikararak Allah'in belirledigi amaçlara kavusacagini sanmasin. Onun yolu Kur'an ve Sünnet'ten geçer. Baska hiçbir yolu yoktur.
Iste bu çalismamizda, Sünnet'in hem klasik hem de yeni boyutlariyla ne oldugu; sünnetin dindeki yeri, önemi; Kur'an'a göre Rasulullah'in konumu; Kur'an ve Sünnet iliskisi; sünnet ve tesri; sözlü sünnet olarak hadisler ve durumlari; ve son olarak sünnet anlayisimizin ne oldugunu vurgulayacak yeni bir yeni bir sünnet bilincini kazandirmaya çalistik...
Besir Islamoglu, 25 Nisan 1994, Elazig
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.