9786058503960
519378
https://www.tdedkitap.com/osmanlinin-ortadogudan-cekilisi
Osmanlının Ortadoğudan Çekilişi
100.00
1914 yili, Osmanli devletinin parçalandigi I. Dünya savasinin baslangiç tarihi. 2014 yilinda bu büyük savasin yüzüncü yilini idrak edecegiz. Ama bu tarihi dönemecin manasini henüz idrak ettigimiz söylenemez. Simdi, yüzyil sonra, dünyanin dört bir yaninda bati emperyalizminin ürünü olan onlarca yeni milliyetçilik, yüzlerce kabilecilik, asiretçilik, mezhepçilik, cemaatçilik, hizipçilik ile bunlarin bir büyük boyu olan ve I. Dünya harbi sonrasi emperyalist paylasimin ürünü olan Uluslar ve Ulus Devletlerarasinda hiç bitmeyecekmis gibi görünen bir dizi kriz ve çatisma yasaniyor.Bu kaotik sürecin bir tek alternatifi var; Yeniden insanlari, topluluklari farkliliklariyla beraber bir arada yasatan "büyük bütün"ler insa etmek. Eski ve tabii jeopolitik ve jeokültürel havzalarda, bütünlesmeyi, entegrasyonu, ortak ve kolektif politik iradelerin tecellisini tesvik etmek. Ve bütün etnik, dini, mezhebi, kabilevi ayrismalari reddetmek. Ne pahasina olursa olsun, mikro milliyetçilikleri, mezhepçilikleri, ulusçulugu, her tür soven ve bölücü kimlik izharini ortadan kaldirmak…Iste I. Dünya savasini yeniden hatirlamanin, ondan ders çikarmanin ve 20. yüzyilin manasini idrak etmenin esigi, bu suura sahip olmakla basliyor. Elinizdeki kitap, TRT için hazirlanan ve 2007 yilinda yayimlanan 13 bölümlük bir belgesel programin metinlerinin yeniden düzenlenmesiyle ortaya çikti. Gerek belgeselin gerekse kitabin temel amaci, yukarda bahsedilen suurun ifadesinden ibaretti. Yakin tarihimizin bu en kritik dönemini, Osmanli'nin Ortadogu'dan çekilisinin trajik öyküsünü, gereksiz tarih tartismalarina girmeden hala yasadigina inandigimiz bu ruhun yeniden harekete geçecegine olan inançla anlatmaya çalistik. Anadolu'nun her evinden cephelere gidipte dönmeyen o asil ve serefli dedelerimizin bosuna ölmedigini anlatmak istedik. Onlarin emperyalizme karsi dört bucak yedi iklimde verdigi onurlu savasin, aslinda hala devam ettigini ve dövüserek topraga düsen her damla kanlarinin bizim gerçek vatanimizin sinirlarini çizdigini göstermek istedik. Bütün I. Dünya savasi sehitlerimize olan borcumuza karsilik mütevazi bir kayit tutmak istedik. Onlara olan borcumuzu ancak onlarin ugruna dövüstügü ideallerin gerçeklesmesiyle ödenecegini biliyoruz. (Tanitim Bülteninden)
1914 yili, Osmanli devletinin parçalandigi I. Dünya savasinin baslangiç tarihi. 2014 yilinda bu büyük savasin yüzüncü yilini idrak edecegiz. Ama bu tarihi dönemecin manasini henüz idrak ettigimiz söylenemez. Simdi, yüzyil sonra, dünyanin dört bir yaninda bati emperyalizminin ürünü olan onlarca yeni milliyetçilik, yüzlerce kabilecilik, asiretçilik, mezhepçilik, cemaatçilik, hizipçilik ile bunlarin bir büyük boyu olan ve I. Dünya harbi sonrasi emperyalist paylasimin ürünü olan Uluslar ve Ulus Devletlerarasinda hiç bitmeyecekmis gibi görünen bir dizi kriz ve çatisma yasaniyor.Bu kaotik sürecin bir tek alternatifi var; Yeniden insanlari, topluluklari farkliliklariyla beraber bir arada yasatan "büyük bütün"ler insa etmek. Eski ve tabii jeopolitik ve jeokültürel havzalarda, bütünlesmeyi, entegrasyonu, ortak ve kolektif politik iradelerin tecellisini tesvik etmek. Ve bütün etnik, dini, mezhebi, kabilevi ayrismalari reddetmek. Ne pahasina olursa olsun, mikro milliyetçilikleri, mezhepçilikleri, ulusçulugu, her tür soven ve bölücü kimlik izharini ortadan kaldirmak…Iste I. Dünya savasini yeniden hatirlamanin, ondan ders çikarmanin ve 20. yüzyilin manasini idrak etmenin esigi, bu suura sahip olmakla basliyor. Elinizdeki kitap, TRT için hazirlanan ve 2007 yilinda yayimlanan 13 bölümlük bir belgesel programin metinlerinin yeniden düzenlenmesiyle ortaya çikti. Gerek belgeselin gerekse kitabin temel amaci, yukarda bahsedilen suurun ifadesinden ibaretti. Yakin tarihimizin bu en kritik dönemini, Osmanli'nin Ortadogu'dan çekilisinin trajik öyküsünü, gereksiz tarih tartismalarina girmeden hala yasadigina inandigimiz bu ruhun yeniden harekete geçecegine olan inançla anlatmaya çalistik. Anadolu'nun her evinden cephelere gidipte dönmeyen o asil ve serefli dedelerimizin bosuna ölmedigini anlatmak istedik. Onlarin emperyalizme karsi dört bucak yedi iklimde verdigi onurlu savasin, aslinda hala devam ettigini ve dövüserek topraga düsen her damla kanlarinin bizim gerçek vatanimizin sinirlarini çizdigini göstermek istedik. Bütün I. Dünya savasi sehitlerimize olan borcumuza karsilik mütevazi bir kayit tutmak istedik. Onlara olan borcumuzu ancak onlarin ugruna dövüstügü ideallerin gerçeklesmesiyle ödenecegini biliyoruz. (Tanitim Bülteninden)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.