9789944118286
502359
https://www.tdedkitap.com/oniki-ada-urkek-bir-siyasetin-tarih-onundeki-agir-vebali
Oniki Ada - Ürkek Bir Siyasetin Tarih Önündeki Ağır Vebali
144.00
Oniki Ada, yeni nesiller tarafindan hemen hemen taninmayan, bilinmeyen, yakin tarihimize ait dramatik hata zincirlerinin çok önemli bir halkasidir. Unutmak, tarihe ve gelecek zamanlara kötülüktür. Köklü milletler zaman ve mekân muhasebesi yapar, kendisiyle hesaplasirlar. Bu eser bir yüzlesme ve hesaplasma baslangicidir. "Türkiye'nin AB ile üyelik müzakerelerinin basariyla sonuçlanmasi için Kibris ve Ege Denizi ile ilgili meseleleri halletmesinin bir mecburiyet oldugu açiktir. Yunanistan, Ege Denizinde Türkiye ile ilgili problemlerini AB çerçevesine tasiyarak hem hareket alanini genisletmis hem de Türkiye'yi hiç de gerekli olmayan birçok yükümlülüklerin içine çekmistir. Öyle görünmektedir ki Türkiye gelecekte, AB üyeligi karsiliginda Ege Denizi'ndeki egemenlik haklarindan ve milli çikarlarindan taviz vermek durumunda kalacaktir. Son 3-4 yildir Kibris konusunda yasananlar hatirlanirsa benzer tavizlerin yakin bir zamanda Ege adalari ve bunlarin ortaya çikardigi problemlerde de görülebilecegi endisesi yaygindir.Adalardaki Türk eserlerinin ihtiyaci olan acil bakim ve onarimlarina izin verilmemektedir. Böylece adalardaki Türk eserleri zamanin tahribatina birakilmis durumdadir. Osmanli Türkleri tarafindan yaptirilan camiler, medreseler, çesmeler ve diger sanat eserleri birer birer yok olmaktadirlar. Oysa bunlar adalarin yakin döneminin tapularidir. Istenilen, bu "tapu"larin ortadan kaldirilmasi ve buralardaki Türk izlerinin hafizalardan silinmesidir. Türkler, bugün bu adalarda bir avuç azinlik haline düsürülmüslerdir. Isin en aci taraflarindan biri de kendilerine azinlik muamelesi bile yapilmamaktadir." (Tanitim Bülteninden)
Oniki Ada, yeni nesiller tarafindan hemen hemen taninmayan, bilinmeyen, yakin tarihimize ait dramatik hata zincirlerinin çok önemli bir halkasidir. Unutmak, tarihe ve gelecek zamanlara kötülüktür. Köklü milletler zaman ve mekân muhasebesi yapar, kendisiyle hesaplasirlar. Bu eser bir yüzlesme ve hesaplasma baslangicidir. "Türkiye'nin AB ile üyelik müzakerelerinin basariyla sonuçlanmasi için Kibris ve Ege Denizi ile ilgili meseleleri halletmesinin bir mecburiyet oldugu açiktir. Yunanistan, Ege Denizinde Türkiye ile ilgili problemlerini AB çerçevesine tasiyarak hem hareket alanini genisletmis hem de Türkiye'yi hiç de gerekli olmayan birçok yükümlülüklerin içine çekmistir. Öyle görünmektedir ki Türkiye gelecekte, AB üyeligi karsiliginda Ege Denizi'ndeki egemenlik haklarindan ve milli çikarlarindan taviz vermek durumunda kalacaktir. Son 3-4 yildir Kibris konusunda yasananlar hatirlanirsa benzer tavizlerin yakin bir zamanda Ege adalari ve bunlarin ortaya çikardigi problemlerde de görülebilecegi endisesi yaygindir.Adalardaki Türk eserlerinin ihtiyaci olan acil bakim ve onarimlarina izin verilmemektedir. Böylece adalardaki Türk eserleri zamanin tahribatina birakilmis durumdadir. Osmanli Türkleri tarafindan yaptirilan camiler, medreseler, çesmeler ve diger sanat eserleri birer birer yok olmaktadirlar. Oysa bunlar adalarin yakin döneminin tapularidir. Istenilen, bu "tapu"larin ortadan kaldirilmasi ve buralardaki Türk izlerinin hafizalardan silinmesidir. Türkler, bugün bu adalarda bir avuç azinlik haline düsürülmüslerdir. Isin en aci taraflarindan biri de kendilerine azinlik muamelesi bile yapilmamaktadir." (Tanitim Bülteninden)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.