9786059841030
533730
https://www.tdedkitap.com/mevlanadan-nefesler
Mevlanadan Nefesler
11.11
Allah'la olduktan sonra ölüm de, ömür de hostur… Âsigin kiblesi Hak'tir. Felsefi aklin kiblesi hayal. Dünya düskünlerinin kiblesi para, sekle tapanlarin tas yontulardir. Gönül sahiplerinin kiblesi iyilik ve lütuf, görünüse tapanlarinki dilberlerin yüzüdür. Ümitsizlik edip, gönlüne eziyet etme. Geceye bakip karartma kendini. Bak ki ne dogacak günesler vardir. Dünya imkânlarla, çarelerle, dermanlarla doludur. Her seyin bir çaresi vardir. Ölümden gayri. Bil ki ölümün de çaresi vardir. O da ölmeden önce ölmektir. Tüm dünyanin Mevlanaca bir hayata en çok ihtiyaç duydugu bir zamanda yasiyor olmamiz sebebiyle, insanlik adina onu anlamak ve anlatmak noktasinda üzerimize önemli bir görev düsüyor. Lakin daha öncelikli görev, onu ilk olarak kendimizin anlamasidir. Anlam ile söz arasinda münasebet olsa da, anlam sadece sözle sinirlandirilamaz. Mevlana ve eserleri üzerine o kadar tez hazirlanmis olmasina ragmen, onca programla her yani Mesnevi'den sözlerle süslemis olmamiza ragmen, hatta her yilin aralik ayinda “Seb i Arus” törenlerinin gitgide daha büyük kalabaliklarla kutlaniyor olmasina ragmen Mevlana'yi ciddi manada anlayabilmis degiliz. Aksine, farkli motivasyonlarla Mevlana ve eserleriyle yakindan uzaktan alakasi olmayan birçok fikrin onun fikriymis gibi yansitilip yayginlastirilmasi sonucu ortada muazzam bir haksizlik, muazzam bir bulaniklik var. Iste bunca bulanikligin içinde, Mevlana'yi Mevlanaca anlamanin yolu nedir o zaman? Veya baska bir ifadeyle, “Nasil bir anlama?” bizi Mevlana'nin asliyla tanistirir, bizi onun yoluyla hemhâl kilar. Iste bu kitap Mevlana'yi ilahlastiranlara da, onu Allah'tan kopuk modern bir mistik parantezine hapsetmek isteyenlere de Mevlana'yi Mevlanaca anlatan ‘nefes nefes' bir yanit!
Allah'la olduktan sonra ölüm de, ömür de hostur… Âsigin kiblesi Hak'tir. Felsefi aklin kiblesi hayal. Dünya düskünlerinin kiblesi para, sekle tapanlarin tas yontulardir. Gönül sahiplerinin kiblesi iyilik ve lütuf, görünüse tapanlarinki dilberlerin yüzüdür. Ümitsizlik edip, gönlüne eziyet etme. Geceye bakip karartma kendini. Bak ki ne dogacak günesler vardir. Dünya imkânlarla, çarelerle, dermanlarla doludur. Her seyin bir çaresi vardir. Ölümden gayri. Bil ki ölümün de çaresi vardir. O da ölmeden önce ölmektir. Tüm dünyanin Mevlanaca bir hayata en çok ihtiyaç duydugu bir zamanda yasiyor olmamiz sebebiyle, insanlik adina onu anlamak ve anlatmak noktasinda üzerimize önemli bir görev düsüyor. Lakin daha öncelikli görev, onu ilk olarak kendimizin anlamasidir. Anlam ile söz arasinda münasebet olsa da, anlam sadece sözle sinirlandirilamaz. Mevlana ve eserleri üzerine o kadar tez hazirlanmis olmasina ragmen, onca programla her yani Mesnevi'den sözlerle süslemis olmamiza ragmen, hatta her yilin aralik ayinda “Seb i Arus” törenlerinin gitgide daha büyük kalabaliklarla kutlaniyor olmasina ragmen Mevlana'yi ciddi manada anlayabilmis degiliz. Aksine, farkli motivasyonlarla Mevlana ve eserleriyle yakindan uzaktan alakasi olmayan birçok fikrin onun fikriymis gibi yansitilip yayginlastirilmasi sonucu ortada muazzam bir haksizlik, muazzam bir bulaniklik var. Iste bunca bulanikligin içinde, Mevlana'yi Mevlanaca anlamanin yolu nedir o zaman? Veya baska bir ifadeyle, “Nasil bir anlama?” bizi Mevlana'nin asliyla tanistirir, bizi onun yoluyla hemhâl kilar. Iste bu kitap Mevlana'yi ilahlastiranlara da, onu Allah'tan kopuk modern bir mistik parantezine hapsetmek isteyenlere de Mevlana'yi Mevlanaca anlatan ‘nefes nefes' bir yanit!
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.