Menakıb-ı Şeyh Seyyid Hace Muhammed Nuru'l-Arabi

Stok Kodu:
9786054042630
Sayfa Sayısı:
144
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Kategori:
%20 indirimli
125,00TL
100,00TL
9786054042630
420598
Menakıb-ı Şeyh Seyyid Hace Muhammed Nuru'l-Arabi
Menakıb-ı Şeyh Seyyid Hace Muhammed Nuru'l-Arabi
100.00
Melâmet, Hakerenlerce risâletten sonra en yüksek makâm kabûl edilmistir. Varlik dairesine düsen insanin nihâî hedefi budur. Zira bu makâm mânâ yolcusunun her türlü taassuptan kurtulup Cenâb-i Hakk'in hakîkatine yükseldigi noktadir. Melâmet bir tarîkat olmaktan öte cezbe ve irfân yoluyla yasanan bir tavirdir. Serîatin hakîkatiyle idrâk edildigi ve marifetin zevk edildigi bu tavir kâideleri belirlenmis bir erkân olmaktan ziyâde “Meslek-i Muhammediyye” kavramiyla anlatabilecegimiz bir sülûk tarzidir. Tevhîdi gönül âleminde kemâliyle idrâk eden melâmet ehli Hak dostlari, vücûd-i vâhidi yokluklarinin idrâkiyle bihakkin yasamislar, ahadiyyet sirlarini hâl-i hayâtlarinda vicdânlarinda tatmislar ve nâmlarini melâmetde nisân eyleyerek “rûh-i vâsilîn olmuslardir. Seyyid Hazretleri meslek ve mesrebi geregi tevhîd makamlarini zevk edinmis ve ihvânini da her türlü gösteristen uzak bu mesrep üzere yetistirmistir. Sohbet ve eserlerinde Islâm'in ask, ilim ve irfana verdigi önemi vurgulayan Hz. Pîr, ilâhî emirler ve serîat-i Muhammediyyeye baglilik konusunda son derece titiz oldugu gibi mensuplarinin da bu yolda azamî titiz davranmasi gerektigini belirtir. Hiç süphesiz önümüzdeki yillar Hz. Pîr'in idrâk edildigi, melâmet ve vahdet nesvesinin gönüllere naksedildigi yillar olacaktir.
Melâmet, Hakerenlerce risâletten sonra en yüksek makâm kabûl edilmistir. Varlik dairesine düsen insanin nihâî hedefi budur. Zira bu makâm mânâ yolcusunun her türlü taassuptan kurtulup Cenâb-i Hakk'in hakîkatine yükseldigi noktadir. Melâmet bir tarîkat olmaktan öte cezbe ve irfân yoluyla yasanan bir tavirdir. Serîatin hakîkatiyle idrâk edildigi ve marifetin zevk edildigi bu tavir kâideleri belirlenmis bir erkân olmaktan ziyâde “Meslek-i Muhammediyye” kavramiyla anlatabilecegimiz bir sülûk tarzidir. Tevhîdi gönül âleminde kemâliyle idrâk eden melâmet ehli Hak dostlari, vücûd-i vâhidi yokluklarinin idrâkiyle bihakkin yasamislar, ahadiyyet sirlarini hâl-i hayâtlarinda vicdânlarinda tatmislar ve nâmlarini melâmetde nisân eyleyerek “rûh-i vâsilîn olmuslardir. Seyyid Hazretleri meslek ve mesrebi geregi tevhîd makamlarini zevk edinmis ve ihvânini da her türlü gösteristen uzak bu mesrep üzere yetistirmistir. Sohbet ve eserlerinde Islâm'in ask, ilim ve irfana verdigi önemi vurgulayan Hz. Pîr, ilâhî emirler ve serîat-i Muhammediyyeye baglilik konusunda son derece titiz oldugu gibi mensuplarinin da bu yolda azamî titiz davranmasi gerektigini belirtir. Hiç süphesiz önümüzdeki yillar Hz. Pîr'in idrâk edildigi, melâmet ve vahdet nesvesinin gönüllere naksedildigi yillar olacaktir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat