Memo

Cumhuriyet'in ilk yillari... Geçen yüzyilin ilk yarisi... Imparatorluk içindeyken bile kendi egemenligini koruyabilmis olan agalar, çikarlarina dört elle sarilmislar, direniyorlar. Asiret düzeninde çatlaklarin, kutuplasmalarin derinlestigi bir dönem ve patlak veren firtina: Dersim olaylari. Acimasiz kosullarin rüzgarlariyla savrulan, yitip giden insanlar... Bu firtinada obasini, insanlarini fitneden korumaya ant vermis, kullari uyarip diriltmeye bas koymus bir çan ustasi: Memo, Dogu Anadolu'nun amansiz kosullarindan, kendine özgü yasam biçiminden dogan bir trajediye taniklik ediyor bu roman. Binyillar içinde katmanlanmis degerlerin, geleneksel, yerlesik düzenin dönüsüm ve degisim sancilarinin olanca çiplakligiyla ortaya koyan bir dil, çarpici bir anlatim. Sert ve acimasiz cografyanin, mevsimsiz boranlarla savrulan hayatlarin destani. Tarihe içerden bir taniklik.