9786053649175
417603
https://www.tdedkitap.com/matematik-tarihi-ve-felsefesi
Matematik Tarihi ve Felsefesi
297.60
Leibniz'in anonim hâline gelen, “Matematik olmaksizin felsefenin derinliklerine nüfuz edemeyiz. Felsefe olmaksizin matematigin derinliklerine nüfuz edemeyiz. Her ikisi
olmaksizin herhangi bir seye nüfuz edemeyiz.” sözünü, matematikle felsefeyi birlestirerek “Matematik felsefesi olmaksizin esyanin hakikatine nüfuz edemeyiz.” seklinde
özetleyebiliriz. Mutlak hakikat yolunda evreni anlamaya çalisan insanoglunun elindeki en degerli araç simdilik matematiktir. Bu nedenle, insanoglunun en büyük entelektüel basarisi olan matematigin tarihsel gelisimi ve felsefesinden haberdar olmamiz; evreni anlamamiza, sosyallesmemize, hayati anlamlastirmamiza yardim edecektir.
Bilim insani, matematikçi veya matematik egitimcisi olarak ugrastigimiz alanin tarihi ve felsefesi ile ilgilenmemizden daha dogal ne olabilir ki? Ancak matematik ve matematik egitimiyle ilgilenen çogumuzun, matematik tarihi ve felsefesine iliskin konular üzerinde çok fazla yogunlasamadigimiz da bir gerçek olarak karsimizda
durmaktadir. Birinci bölümde, matematik egitimiyle ilgilenen ögretmen, ögrenci ve bilim insanlarina ugrastiklari alanin tarihsel gelisimi tanitilarak matematik tarihinden
ögrenme-ögretme ortamlarinda nasil yararlanilabilecegi gösterilmeye çalisilmistir. Benzer sekilde ikinci bölümde de matematik felsefesi tanitilmaya çalisilmistir. Bu
amaçla, sirasiyla, önce matematigin dogasini anlamamiza yardim edecek felsefi tartismalar ele alinmistir. Arkasindan felsefi ekollerin yaklasimlari tanitildiktan sonra
bütün bu tartismalarin ve yaklasimlarin matematik egitimini nasil etkiledigi açiklanmaya çalisilmistir. Dolayisiyla bu kitabin amaci; ögretmenlerin, ögrencilerin ve akademisyenlerin matematik tarihi ve matematik egitimi felsefesiyle daha yakindan tanisarak yeni bir baslangiç yapmalarini saglamaktir.
olmaksizin herhangi bir seye nüfuz edemeyiz.” sözünü, matematikle felsefeyi birlestirerek “Matematik felsefesi olmaksizin esyanin hakikatine nüfuz edemeyiz.” seklinde
özetleyebiliriz. Mutlak hakikat yolunda evreni anlamaya çalisan insanoglunun elindeki en degerli araç simdilik matematiktir. Bu nedenle, insanoglunun en büyük entelektüel basarisi olan matematigin tarihsel gelisimi ve felsefesinden haberdar olmamiz; evreni anlamamiza, sosyallesmemize, hayati anlamlastirmamiza yardim edecektir.
Bilim insani, matematikçi veya matematik egitimcisi olarak ugrastigimiz alanin tarihi ve felsefesi ile ilgilenmemizden daha dogal ne olabilir ki? Ancak matematik ve matematik egitimiyle ilgilenen çogumuzun, matematik tarihi ve felsefesine iliskin konular üzerinde çok fazla yogunlasamadigimiz da bir gerçek olarak karsimizda
durmaktadir. Birinci bölümde, matematik egitimiyle ilgilenen ögretmen, ögrenci ve bilim insanlarina ugrastiklari alanin tarihsel gelisimi tanitilarak matematik tarihinden
ögrenme-ögretme ortamlarinda nasil yararlanilabilecegi gösterilmeye çalisilmistir. Benzer sekilde ikinci bölümde de matematik felsefesi tanitilmaya çalisilmistir. Bu
amaçla, sirasiyla, önce matematigin dogasini anlamamiza yardim edecek felsefi tartismalar ele alinmistir. Arkasindan felsefi ekollerin yaklasimlari tanitildiktan sonra
bütün bu tartismalarin ve yaklasimlarin matematik egitimini nasil etkiledigi açiklanmaya çalisilmistir. Dolayisiyla bu kitabin amaci; ögretmenlerin, ögrencilerin ve akademisyenlerin matematik tarihi ve matematik egitimi felsefesiyle daha yakindan tanisarak yeni bir baslangiç yapmalarini saglamaktir.
Leibniz'in anonim hâline gelen, “Matematik olmaksizin felsefenin derinliklerine nüfuz edemeyiz. Felsefe olmaksizin matematigin derinliklerine nüfuz edemeyiz. Her ikisi
olmaksizin herhangi bir seye nüfuz edemeyiz.” sözünü, matematikle felsefeyi birlestirerek “Matematik felsefesi olmaksizin esyanin hakikatine nüfuz edemeyiz.” seklinde
özetleyebiliriz. Mutlak hakikat yolunda evreni anlamaya çalisan insanoglunun elindeki en degerli araç simdilik matematiktir. Bu nedenle, insanoglunun en büyük entelektüel basarisi olan matematigin tarihsel gelisimi ve felsefesinden haberdar olmamiz; evreni anlamamiza, sosyallesmemize, hayati anlamlastirmamiza yardim edecektir.
Bilim insani, matematikçi veya matematik egitimcisi olarak ugrastigimiz alanin tarihi ve felsefesi ile ilgilenmemizden daha dogal ne olabilir ki? Ancak matematik ve matematik egitimiyle ilgilenen çogumuzun, matematik tarihi ve felsefesine iliskin konular üzerinde çok fazla yogunlasamadigimiz da bir gerçek olarak karsimizda
durmaktadir. Birinci bölümde, matematik egitimiyle ilgilenen ögretmen, ögrenci ve bilim insanlarina ugrastiklari alanin tarihsel gelisimi tanitilarak matematik tarihinden
ögrenme-ögretme ortamlarinda nasil yararlanilabilecegi gösterilmeye çalisilmistir. Benzer sekilde ikinci bölümde de matematik felsefesi tanitilmaya çalisilmistir. Bu
amaçla, sirasiyla, önce matematigin dogasini anlamamiza yardim edecek felsefi tartismalar ele alinmistir. Arkasindan felsefi ekollerin yaklasimlari tanitildiktan sonra
bütün bu tartismalarin ve yaklasimlarin matematik egitimini nasil etkiledigi açiklanmaya çalisilmistir. Dolayisiyla bu kitabin amaci; ögretmenlerin, ögrencilerin ve akademisyenlerin matematik tarihi ve matematik egitimi felsefesiyle daha yakindan tanisarak yeni bir baslangiç yapmalarini saglamaktir.
olmaksizin herhangi bir seye nüfuz edemeyiz.” sözünü, matematikle felsefeyi birlestirerek “Matematik felsefesi olmaksizin esyanin hakikatine nüfuz edemeyiz.” seklinde
özetleyebiliriz. Mutlak hakikat yolunda evreni anlamaya çalisan insanoglunun elindeki en degerli araç simdilik matematiktir. Bu nedenle, insanoglunun en büyük entelektüel basarisi olan matematigin tarihsel gelisimi ve felsefesinden haberdar olmamiz; evreni anlamamiza, sosyallesmemize, hayati anlamlastirmamiza yardim edecektir.
Bilim insani, matematikçi veya matematik egitimcisi olarak ugrastigimiz alanin tarihi ve felsefesi ile ilgilenmemizden daha dogal ne olabilir ki? Ancak matematik ve matematik egitimiyle ilgilenen çogumuzun, matematik tarihi ve felsefesine iliskin konular üzerinde çok fazla yogunlasamadigimiz da bir gerçek olarak karsimizda
durmaktadir. Birinci bölümde, matematik egitimiyle ilgilenen ögretmen, ögrenci ve bilim insanlarina ugrastiklari alanin tarihsel gelisimi tanitilarak matematik tarihinden
ögrenme-ögretme ortamlarinda nasil yararlanilabilecegi gösterilmeye çalisilmistir. Benzer sekilde ikinci bölümde de matematik felsefesi tanitilmaya çalisilmistir. Bu
amaçla, sirasiyla, önce matematigin dogasini anlamamiza yardim edecek felsefi tartismalar ele alinmistir. Arkasindan felsefi ekollerin yaklasimlari tanitildiktan sonra
bütün bu tartismalarin ve yaklasimlarin matematik egitimini nasil etkiledigi açiklanmaya çalisilmistir. Dolayisiyla bu kitabin amaci; ögretmenlerin, ögrencilerin ve akademisyenlerin matematik tarihi ve matematik egitimi felsefesiyle daha yakindan tanisarak yeni bir baslangiç yapmalarini saglamaktir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.