9789944105347
502116
https://www.tdedkitap.com/kuresellesen-kalkinma-bir-elestiri
Küreselleşen Kalkınma Bir Eleştiri
144.00
Karl Maks, gelismis ülkelerin mevcut halinin, gelismekte olan ülkeler için, “ merdivende üst basamaklardaki kisinin alt basamaktaki kisinin gelecegini temsil etmesi”ne benzer sekilde bir gelecek resmi sundugunu iddia etmistir.Amerikali iktisatçi Lloyd G. Reynolds 1980'de sunlari yazmisti: “Dünya ekonomisinde büyüme, sanki Üçüncü dünya Ülkerlerinin binebilecegi ve birçogunun farkli zamanlarda binmis oldugu bir tür yürüyen merdiven olanagi sagliyor. Ama bazi ülkeler bu merdivene binmeyi basaramadi.”Alman iktisatçi Frederich List'e göre gelismis ülkeler, kendi çiktigi yere asagidakilerde erismesin diye merdiveni itmektedirler. Yani gelismis ülkelerin Üçüncü Dünya için hazirladiklari kalkinma planlari, uyum programlari, kredi ve hibe uygulamalari, aslinda merdiveni itmekten baska bir sey degildir.“Merdiven” algisi “ kalkinmanin herkes için gerekli ve mümkün oldugu” yanilgisini besledigi ölçüde sorgulanmayi gerektirmektedir. Gerçekten bir yükselme söz konusu mudur? Modernize olmak anlamiyla öne çikan kalkinma, Bati disi toplumlara ne derece olumlu katkilarda bulunmustur? Ekonomik büyüme ve üretim-tüketim makasina sikistirilan deger ölçüleriyle bu kalkinma anlayisinin Bati toplumlari için bile olsa bir “yükselis” ifade ettigi ne derece kesindir? Üretimi ve tüketimi arttirma üzerine kurulu bu anlayisin, sinirli kaynaklari hizla tükenen insanlik için bir “yükselis” ifade etmedigi tespitinden yola çikarak, “yükselme” ve “ merdiven” düsüncesinin bir yanilgidan ibaret oldugu söylenmez mi?Sorunlarin çözümü ve ihtiyaçlarinin tatmini için kalkinmayi kurtulus kabul eden insanliga, “merdivenin aslinda hiç olmadigini; baskalarindan daha yüksek bir yere ulasma takintisina kapilmak yerine, gerçek ihtiyaçlarin tespiti ve bunlarin tatmini için gereken yapilarin tesisine önem vermek gerektigini” anlatmak gittikçe zorlasmaktadir. Çünkü kalkinma yanilgisini doguran sorunlar algilar, gittikçe hizini artiran bir firtinaya benzetilebilecek olan küresellesmeyle birlikte, daha kusatici bir bütünün parçasi haline gelmistir.
Karl Maks, gelismis ülkelerin mevcut halinin, gelismekte olan ülkeler için, “ merdivende üst basamaklardaki kisinin alt basamaktaki kisinin gelecegini temsil etmesi”ne benzer sekilde bir gelecek resmi sundugunu iddia etmistir.Amerikali iktisatçi Lloyd G. Reynolds 1980'de sunlari yazmisti: “Dünya ekonomisinde büyüme, sanki Üçüncü dünya Ülkerlerinin binebilecegi ve birçogunun farkli zamanlarda binmis oldugu bir tür yürüyen merdiven olanagi sagliyor. Ama bazi ülkeler bu merdivene binmeyi basaramadi.”Alman iktisatçi Frederich List'e göre gelismis ülkeler, kendi çiktigi yere asagidakilerde erismesin diye merdiveni itmektedirler. Yani gelismis ülkelerin Üçüncü Dünya için hazirladiklari kalkinma planlari, uyum programlari, kredi ve hibe uygulamalari, aslinda merdiveni itmekten baska bir sey degildir.“Merdiven” algisi “ kalkinmanin herkes için gerekli ve mümkün oldugu” yanilgisini besledigi ölçüde sorgulanmayi gerektirmektedir. Gerçekten bir yükselme söz konusu mudur? Modernize olmak anlamiyla öne çikan kalkinma, Bati disi toplumlara ne derece olumlu katkilarda bulunmustur? Ekonomik büyüme ve üretim-tüketim makasina sikistirilan deger ölçüleriyle bu kalkinma anlayisinin Bati toplumlari için bile olsa bir “yükselis” ifade ettigi ne derece kesindir? Üretimi ve tüketimi arttirma üzerine kurulu bu anlayisin, sinirli kaynaklari hizla tükenen insanlik için bir “yükselis” ifade etmedigi tespitinden yola çikarak, “yükselme” ve “ merdiven” düsüncesinin bir yanilgidan ibaret oldugu söylenmez mi?Sorunlarin çözümü ve ihtiyaçlarinin tatmini için kalkinmayi kurtulus kabul eden insanliga, “merdivenin aslinda hiç olmadigini; baskalarindan daha yüksek bir yere ulasma takintisina kapilmak yerine, gerçek ihtiyaçlarin tespiti ve bunlarin tatmini için gereken yapilarin tesisine önem vermek gerektigini” anlatmak gittikçe zorlasmaktadir. Çünkü kalkinma yanilgisini doguran sorunlar algilar, gittikçe hizini artiran bir firtinaya benzetilebilecek olan küresellesmeyle birlikte, daha kusatici bir bütünün parçasi haline gelmistir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.