9786055063085
432453
https://www.tdedkitap.com/kimlik-politikalari-taninma-ozdeslik-ve-farklilik
Kimlik Politikaları Tanınma, Özdeşlik ve Farklılık
48.00
Modern insanin benlik saplantisi ile iktidarlarin, aslinda kendi benliklerine hapsolmus ve içe kapanmis bireyler üzerinde tatbik ettikleri politikalar bir ironiyi de gözler önüne serer: Bir yanda "ben kimim", ne istiyorum, neyi degerli ve önemli buluyorum, hayat benim için ne anlam ifade ediyor gibi daha çok kisisel arzu ve idealleri dile getiren bir kendini tanimlama ve kesfetme ihtiyaci, insanlari, gene kendi benlikleri merkezinde daha çok yüzeysel psikolojik okumalara ve arayislara yöneltirken, diger yanda hayatin farkli alanlarina hükmeden egemen otoriteler, kimliklerin dogmasina yol açan aidiyet hissi etrafinda inanç ve bagliliklarin, anlam ve deger dünyasina yönelik olgularin nasil olmasi gerektigiyle ilgili bir benlik anlatisi gelistirirler ve özellikle medya araciligiyla bu söylemsel pratiklerin yayginlik kazanmasina çalisirlar.Kapitalist dünyaya özgü bu durumda, siyasi, ekonomik ve toplumsal gruplar var olmak için süreklilik arz eden bir gerilime ve çatismaya ihtiyaç duyarlar; çünkü grup içi bagliliklari, dayanismayi ancak bu sekilde canli tutabilirler. Böylece söylem siyasetlerinin ve algi yönetimlerinin pratikleri altinda saskina dönen ve ezilen yiginlar yeniden kendi yalnizliklarina dönerler ve bireysel anlam arayisi umutsuzca sürüp gider.Kimlik siyaseti ve kimlik politikalari üzerindeki tartismalarin bu denli çok olmasi tamamen modernlige özgüdür. Bu yüzden, sözde kapsayici ve kusatici birer söylem iddiasiyla sunulan ve ayristirilan milli, dîni, siyasi, kültürel vb. kimliklerin, bireyin toplumsal, kamusal, kisisel alandaki taleplerini ve ihtiyaçlarini ne ölçüde karsiladigi büyük bir soru isaretidir. Ve bu minvalde kisisel benligin sürekliliginin, ayniliginin, özdesliginin nasil oldugu ve olmasi gerektigi ile aidiyetlerinin, bagliliklarinin nasil ve ne sekilde saglandigi ve bunlar üzerinde otorite kurma biçimleri etrafindaki tartismalar hararetle devam etmektedir...Homi Bhabha, Edward Said, Stuart Hall, Nancy Fraser, Craig Calhoun, Alberto Melucci, Bhikhu Parekh, Costas Douzinas, Kevin Robins ve diger düsünürlerin bu sahadaki gözden kaçirilmayacak katkilari Türkçede ilk kez yanki bulmaktadir.
Modern insanin benlik saplantisi ile iktidarlarin, aslinda kendi benliklerine hapsolmus ve içe kapanmis bireyler üzerinde tatbik ettikleri politikalar bir ironiyi de gözler önüne serer: Bir yanda "ben kimim", ne istiyorum, neyi degerli ve önemli buluyorum, hayat benim için ne anlam ifade ediyor gibi daha çok kisisel arzu ve idealleri dile getiren bir kendini tanimlama ve kesfetme ihtiyaci, insanlari, gene kendi benlikleri merkezinde daha çok yüzeysel psikolojik okumalara ve arayislara yöneltirken, diger yanda hayatin farkli alanlarina hükmeden egemen otoriteler, kimliklerin dogmasina yol açan aidiyet hissi etrafinda inanç ve bagliliklarin, anlam ve deger dünyasina yönelik olgularin nasil olmasi gerektigiyle ilgili bir benlik anlatisi gelistirirler ve özellikle medya araciligiyla bu söylemsel pratiklerin yayginlik kazanmasina çalisirlar.Kapitalist dünyaya özgü bu durumda, siyasi, ekonomik ve toplumsal gruplar var olmak için süreklilik arz eden bir gerilime ve çatismaya ihtiyaç duyarlar; çünkü grup içi bagliliklari, dayanismayi ancak bu sekilde canli tutabilirler. Böylece söylem siyasetlerinin ve algi yönetimlerinin pratikleri altinda saskina dönen ve ezilen yiginlar yeniden kendi yalnizliklarina dönerler ve bireysel anlam arayisi umutsuzca sürüp gider.Kimlik siyaseti ve kimlik politikalari üzerindeki tartismalarin bu denli çok olmasi tamamen modernlige özgüdür. Bu yüzden, sözde kapsayici ve kusatici birer söylem iddiasiyla sunulan ve ayristirilan milli, dîni, siyasi, kültürel vb. kimliklerin, bireyin toplumsal, kamusal, kisisel alandaki taleplerini ve ihtiyaçlarini ne ölçüde karsiladigi büyük bir soru isaretidir. Ve bu minvalde kisisel benligin sürekliliginin, ayniliginin, özdesliginin nasil oldugu ve olmasi gerektigi ile aidiyetlerinin, bagliliklarinin nasil ve ne sekilde saglandigi ve bunlar üzerinde otorite kurma biçimleri etrafindaki tartismalar hararetle devam etmektedir...Homi Bhabha, Edward Said, Stuart Hall, Nancy Fraser, Craig Calhoun, Alberto Melucci, Bhikhu Parekh, Costas Douzinas, Kevin Robins ve diger düsünürlerin bu sahadaki gözden kaçirilmayacak katkilari Türkçede ilk kez yanki bulmaktadir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.