9786058176768
517621
https://www.tdedkitap.com/kesilmis-sahneler
Kesilmiş Sahneler
31.20
Mektubu sabahın beşinde bulmuştu kapısında. Zarf, yıllardır her bakkalda satılan o bilindik zarflardandı. Üzerinde gönderenle ilgili bir bilgi yoktu ama yine gideceği kişiyi arayıp bulmuştu işte. Adının yazılı olduğu bir zarfın onu her yerde bulabileceğini biliyordu artık. Korkmuştu, alışmıştı, dahası o mektupları gelmediği zamanlarda bile beklemişti... Kaçtığı yer onu bu kez bir düğün davetiyesiyle bulmuştu, ilişiğinde bir notla birlikte:
“Nereye kaçarsan kaç, ancak bu kadar uzaksın işte. Artık sonsuza kadar susacağın an geldi. Sakın yanlışlıkla da olsa gelme diye yolluyorum bu davetiyeyi. Yanlışlıkla bile olsa dönme buraya. Buraya döndüğün gün bir daha hayatına geri dönemeyeceğini hiç unutma! Aykut.”
Emre Kalcı, ilk öykü kitabında, günlük hayatımızdan kesilip çıkarılmış; dile gelmeyen, dili olmayan ya da dile getirilemeyen sahnelerin, aslında birlikte yaşamaya mecbur olduğumuz en acı, en sahici ya da kimliğimizi en çok belirleyen sahneler olduğunu hatırlatıyor. Şaşırtıcı kurgusuyla ve sarsıcı gerçekliğiyle ince ince işlediği öyküler, kaleminin her zamanki içtenliğiyle okurun zihninde unutulmayacak izler bırakıyor.
“Nereye kaçarsan kaç, ancak bu kadar uzaksın işte. Artık sonsuza kadar susacağın an geldi. Sakın yanlışlıkla da olsa gelme diye yolluyorum bu davetiyeyi. Yanlışlıkla bile olsa dönme buraya. Buraya döndüğün gün bir daha hayatına geri dönemeyeceğini hiç unutma! Aykut.”
Emre Kalcı, ilk öykü kitabında, günlük hayatımızdan kesilip çıkarılmış; dile gelmeyen, dili olmayan ya da dile getirilemeyen sahnelerin, aslında birlikte yaşamaya mecbur olduğumuz en acı, en sahici ya da kimliğimizi en çok belirleyen sahneler olduğunu hatırlatıyor. Şaşırtıcı kurgusuyla ve sarsıcı gerçekliğiyle ince ince işlediği öyküler, kaleminin her zamanki içtenliğiyle okurun zihninde unutulmayacak izler bırakıyor.
Mektubu sabahın beşinde bulmuştu kapısında. Zarf, yıllardır her bakkalda satılan o bilindik zarflardandı. Üzerinde gönderenle ilgili bir bilgi yoktu ama yine gideceği kişiyi arayıp bulmuştu işte. Adının yazılı olduğu bir zarfın onu her yerde bulabileceğini biliyordu artık. Korkmuştu, alışmıştı, dahası o mektupları gelmediği zamanlarda bile beklemişti... Kaçtığı yer onu bu kez bir düğün davetiyesiyle bulmuştu, ilişiğinde bir notla birlikte:
“Nereye kaçarsan kaç, ancak bu kadar uzaksın işte. Artık sonsuza kadar susacağın an geldi. Sakın yanlışlıkla da olsa gelme diye yolluyorum bu davetiyeyi. Yanlışlıkla bile olsa dönme buraya. Buraya döndüğün gün bir daha hayatına geri dönemeyeceğini hiç unutma! Aykut.”
Emre Kalcı, ilk öykü kitabında, günlük hayatımızdan kesilip çıkarılmış; dile gelmeyen, dili olmayan ya da dile getirilemeyen sahnelerin, aslında birlikte yaşamaya mecbur olduğumuz en acı, en sahici ya da kimliğimizi en çok belirleyen sahneler olduğunu hatırlatıyor. Şaşırtıcı kurgusuyla ve sarsıcı gerçekliğiyle ince ince işlediği öyküler, kaleminin her zamanki içtenliğiyle okurun zihninde unutulmayacak izler bırakıyor.
“Nereye kaçarsan kaç, ancak bu kadar uzaksın işte. Artık sonsuza kadar susacağın an geldi. Sakın yanlışlıkla da olsa gelme diye yolluyorum bu davetiyeyi. Yanlışlıkla bile olsa dönme buraya. Buraya döndüğün gün bir daha hayatına geri dönemeyeceğini hiç unutma! Aykut.”
Emre Kalcı, ilk öykü kitabında, günlük hayatımızdan kesilip çıkarılmış; dile gelmeyen, dili olmayan ya da dile getirilemeyen sahnelerin, aslında birlikte yaşamaya mecbur olduğumuz en acı, en sahici ya da kimliğimizi en çok belirleyen sahneler olduğunu hatırlatıyor. Şaşırtıcı kurgusuyla ve sarsıcı gerçekliğiyle ince ince işlediği öyküler, kaleminin her zamanki içtenliğiyle okurun zihninde unutulmayacak izler bırakıyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.