9789756360552
492041
https://www.tdedkitap.com/gundelik-hayat-ve-medya
Gündelik Hayat ve Medya
59.20
“Felsefecilerin bir zamanlar yasam olarak bildikleri sey önce özel yasamin, sonra da sadece tüketimin alani haline gelmistir: Maddi üretim sürecinin bir eklentisi olarak onun pesinden sürüklenip giden, özerklikten veya kendine ait bir tözden yoksun bir eklenti. Yasamin en dolaysiz hakikatini anlamak isterken kisi, onun yabancilasmis biçimini incelemek, bireysel nesnel güçleri arastirmak zorundadir...Yasama bakisimiz, artik yasam olmadigi gerçegini gizleyen bir ideolojiye dönüsmüstür“(Adorno, 2000; 13) (Önsöz'den) Kendimizi ve yasami anlamlandirma ve kavramlastirma biçimimizin tüketim kültürüyle sekillendirildigi günümüz kapitalist sisteminde,gündelik hayatin bireysel ve toplumsal pratiklerini yeniden düsünmek, özne olma durumuna iliskin bir kapi aralamaktadir bize. Gündelik hayat,bireye özgü ama ayni zamanda baskalarininkinden farksiz bir degerler dizgesi içerir.Kitapta yer alan çalismalarin tamami,tüketim kültürüyle kusatilmis bireyin direnis noktalari olusturma ihtimaline dair ortak bir umudu paylasmaktadir. Tahakküm altina alinmis toplumsal hayatla,bireysel direnis pratiklerinin karsi karsiya geldigi gündelik hayat, bir mücadele alani olarak çalismanin merkezinde yer almaktadir. Toplumsal hayat,gündelik hayatin ekonomik, politik, kültürel ve ideolojik örgütlenmesinden ayri bir yerde degildir, topyekün gündelik hayatin bir parçasidir.Gündelik hayatin kavranabilmesi,seçimler / dayatilanlar,özgürlükler / esaretler, arzular / doyumsuzluklar vb. gibi karsitliklarin sorgulanmasini gerektirir. Bu çalisma yukarida çizilen perspektiften hareketle, gündelik hayatin farkli alanlarini sorgulayan, degerlendiren birbirinden bagimsiz yazilardan olusmaktadir. (Tanitim Bülteninden)
“Felsefecilerin bir zamanlar yasam olarak bildikleri sey önce özel yasamin, sonra da sadece tüketimin alani haline gelmistir: Maddi üretim sürecinin bir eklentisi olarak onun pesinden sürüklenip giden, özerklikten veya kendine ait bir tözden yoksun bir eklenti. Yasamin en dolaysiz hakikatini anlamak isterken kisi, onun yabancilasmis biçimini incelemek, bireysel nesnel güçleri arastirmak zorundadir...Yasama bakisimiz, artik yasam olmadigi gerçegini gizleyen bir ideolojiye dönüsmüstür“(Adorno, 2000; 13) (Önsöz'den) Kendimizi ve yasami anlamlandirma ve kavramlastirma biçimimizin tüketim kültürüyle sekillendirildigi günümüz kapitalist sisteminde,gündelik hayatin bireysel ve toplumsal pratiklerini yeniden düsünmek, özne olma durumuna iliskin bir kapi aralamaktadir bize. Gündelik hayat,bireye özgü ama ayni zamanda baskalarininkinden farksiz bir degerler dizgesi içerir.Kitapta yer alan çalismalarin tamami,tüketim kültürüyle kusatilmis bireyin direnis noktalari olusturma ihtimaline dair ortak bir umudu paylasmaktadir. Tahakküm altina alinmis toplumsal hayatla,bireysel direnis pratiklerinin karsi karsiya geldigi gündelik hayat, bir mücadele alani olarak çalismanin merkezinde yer almaktadir. Toplumsal hayat,gündelik hayatin ekonomik, politik, kültürel ve ideolojik örgütlenmesinden ayri bir yerde degildir, topyekün gündelik hayatin bir parçasidir.Gündelik hayatin kavranabilmesi,seçimler / dayatilanlar,özgürlükler / esaretler, arzular / doyumsuzluklar vb. gibi karsitliklarin sorgulanmasini gerektirir. Bu çalisma yukarida çizilen perspektiften hareketle, gündelik hayatin farkli alanlarini sorgulayan, degerlendiren birbirinden bagimsiz yazilardan olusmaktadir. (Tanitim Bülteninden)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.