9786053640486
417437
https://www.tdedkitap.com/file-lokantasi-ozel-menu-egitimde-temel-kavramlar
File Lokantası Özel Menü : Eğitimde Temel Kavramlar
108.80
Hayatinizda yemek yemenin ne kadar önemli bir yer tuttugunu hiç düsündünüz mü?Söyle bir genelleme vardir:“Biz insanlar ikiye ayriliyoruz: yemek için yasayanlar, yasamak için yiyenler.” Hayir, ben bu görüse katilmiyorum. Düsündüm ve suna karar verdim. Biyoloji kitaplarina biz insanlari diger canlilardan ayiran bir vasfimiz daha yazilmalidir.“ Insanlar yemek için yasayan canlilardir.”Bu gerçegi ilk kez ne zaman fark ettigime gelince; epey yil önce Ankara'nin meshur Sakarya caddesinin, bu günkü gibi fast food dükkânlari yerine güzel et lokantalariyla dolu oldugu günlerde, yasli bir beyin bir et lokantanin vitrinine bakarken kelimenin tam anlamiyla agzinin suyunun aktigini gördüm. Ilk anda bu manzara beni çok üzdü. Bir an “beye yemek ismarlamaliyim” diye aklimdan geçirdim. Ama dikkatli bakinca beyin üstünün basinin çok düzgün oldugunu fark ettim. O sirada bir ses duydum.—Ne bekliyorsun sen gir, ben geldim iste.Belli ki bey içeri girmek için bir yerlere takilan esini bekliyordu. O anda hayatimizda yemenin ne kadar önemli bir yeri oldugunu düsündüm. Gerçekten hemen hepimiz yemek için yasiyorduk, yasamak için yemiyorduk. En azindan benim ülkemde bu böyle. Diger ülkeler için de pek farkli oldugunu sanmiyorum. Örnegin; biri Italya'ya gidecek olsa ona tavsiye edilen ilk sey “güzel bir lokantada bir tabak nefis spagetti”.Ispanya'ya gideceksiniz. O ülkeye gidenlerin size söyleyecegi “gazpachosunu (bir çesit çorba) içmeden gelme” cümlesi aslinda çok anlam ifade eder. Japonya'nin yerini bilmeyenler bile “susi”yi duymuslardir. Bir gün,-Ben Japonya'ya gidecegim, dedigimde Japonya'yi komsu sehir sanip;-Aksama dönersin degil mi?” diye soran çok yasli anneanneme saka olsun diye; -Aksama kalmam bile, susi yiyip dönecegim” cevabima,Anneannemin;-Çig baligin nesini yiyeceksin? Ayrica pilavi da sirkeliymis. Geçen gün televizyonda seyrettim” demesi beni çok sasirtmisti.Et yemeklerine bakarken agzinin suyu akan yasli beyin agzinin suyunun akmasi beni “biz neden okullarimizi et lokantasi kadar cazip yapamiyoruz? Bizim çocuklar niçin siniflara girmek için yasli bey gibi acele etmiyor” diye düsünmeye sevk etti ve sonuçta ne fark ettim biliyor musunuz? Bizim yemeklerin sunumu kötü. Al benisi yok, çocuklara açlik hissi vermiyor, bizim lokantamizdaki yemekler, tatsiz, tuzsuz…
Hayatinizda yemek yemenin ne kadar önemli bir yer tuttugunu hiç düsündünüz mü?Söyle bir genelleme vardir:“Biz insanlar ikiye ayriliyoruz: yemek için yasayanlar, yasamak için yiyenler.” Hayir, ben bu görüse katilmiyorum. Düsündüm ve suna karar verdim. Biyoloji kitaplarina biz insanlari diger canlilardan ayiran bir vasfimiz daha yazilmalidir.“ Insanlar yemek için yasayan canlilardir.”Bu gerçegi ilk kez ne zaman fark ettigime gelince; epey yil önce Ankara'nin meshur Sakarya caddesinin, bu günkü gibi fast food dükkânlari yerine güzel et lokantalariyla dolu oldugu günlerde, yasli bir beyin bir et lokantanin vitrinine bakarken kelimenin tam anlamiyla agzinin suyunun aktigini gördüm. Ilk anda bu manzara beni çok üzdü. Bir an “beye yemek ismarlamaliyim” diye aklimdan geçirdim. Ama dikkatli bakinca beyin üstünün basinin çok düzgün oldugunu fark ettim. O sirada bir ses duydum.—Ne bekliyorsun sen gir, ben geldim iste.Belli ki bey içeri girmek için bir yerlere takilan esini bekliyordu. O anda hayatimizda yemenin ne kadar önemli bir yeri oldugunu düsündüm. Gerçekten hemen hepimiz yemek için yasiyorduk, yasamak için yemiyorduk. En azindan benim ülkemde bu böyle. Diger ülkeler için de pek farkli oldugunu sanmiyorum. Örnegin; biri Italya'ya gidecek olsa ona tavsiye edilen ilk sey “güzel bir lokantada bir tabak nefis spagetti”.Ispanya'ya gideceksiniz. O ülkeye gidenlerin size söyleyecegi “gazpachosunu (bir çesit çorba) içmeden gelme” cümlesi aslinda çok anlam ifade eder. Japonya'nin yerini bilmeyenler bile “susi”yi duymuslardir. Bir gün,-Ben Japonya'ya gidecegim, dedigimde Japonya'yi komsu sehir sanip;-Aksama dönersin degil mi?” diye soran çok yasli anneanneme saka olsun diye; -Aksama kalmam bile, susi yiyip dönecegim” cevabima,Anneannemin;-Çig baligin nesini yiyeceksin? Ayrica pilavi da sirkeliymis. Geçen gün televizyonda seyrettim” demesi beni çok sasirtmisti.Et yemeklerine bakarken agzinin suyu akan yasli beyin agzinin suyunun akmasi beni “biz neden okullarimizi et lokantasi kadar cazip yapamiyoruz? Bizim çocuklar niçin siniflara girmek için yasli bey gibi acele etmiyor” diye düsünmeye sevk etti ve sonuçta ne fark ettim biliyor musunuz? Bizim yemeklerin sunumu kötü. Al benisi yok, çocuklara açlik hissi vermiyor, bizim lokantamizdaki yemekler, tatsiz, tuzsuz…
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.