9786055857523
442102
https://www.tdedkitap.com/dogu-notlari
Doğu Notları
120.00
“Bizden Belgrad'ı aldıkları zaman, düşman delegeleri, Niş kasabasını da istemişlerdi.
Osmanlı delegesi ayağa kalkarak:
- Ne hacet, dedi, İstanbul'u da size verelim.
Babalarımız için Niş, İstanbul'a o kadar yakındı.
Biz eğer Vardar'ı, Trablus'u, Girit'i ve Medine'yi bırakırsak, Türk milleti yaşayamaz sanıyorduk.
Çocuklarımızın Avrupa'sı Marmara ve Meriç'te bitiyor.” Falih Rıfkı Atay
Son üç yüz yılın hesabı elbette ki, beş on senede kapatılamaz. Lakin, Türk milleti ve İslam medeniyeti için yeni ufukların kazanımı; Devlet-i Ebed Müddet fikrinin tezahüründeki esas cevherin tekrar bilinçlere kazınması ise bu kadar kısa süreler içerisinde gerçekleşebilir. Son beş senede hem dünyada hem de Türkiye'de uluslarasın ilişkiler bağlamında ortaya çıkan fırsatlar ve stratejiler yeni bir dünyanın kuruluyor olduğunu ve Türkiye'nin de bu dünya içerisinde, diplomasinin ve teknolojinin de yardımıyla, küresel bir cazibe merkezi haline geldiğini göstermektedir. Daha da önemlisi toplum bilincinin güçlü ve dinamik bir dış politikanın tesisinde önemli bir etki olduğu da tatbik edilmiş bir gerçekliktir. Bu neşriyatının amacı ise bölgesel ve küresel dengeler ışığında önemli meselelere ilişkin notların tek bir
eserle hafızlarda kalmasını ve böylelikle dış politikanın tesisinde millet refleksinin milli bir çizgide daim kılınmasına katkı sağlamaktır. Bu kitapta Türk diplomasisini yakından ilgilendiren ya da stratejik hamle noktalarını belirten analizler ve köşe yazıları, son beş yıl içerisindeki belli başlı uluslararası olaylara karşı “milli” bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır. 2016 yılı itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Devlet bursu ile lisansüstü eğitimimi ve bu eğitimle ilişkin araştırmalarımı gerçekleştirdiğim İsrail, Filistin, Çin, ABD ve Lübnan'da gerek farklı coğrafyaların gerekse Türkiye'nin uluslararası politikalarını değerlendirdiğim yazılarımın hem tarihe not düşmek hem de gelecekte ortaya çıkacak olan meselelere ilişkin bir kıyas oluşturmasını amaçlamaktayım. Türkiye'nin ufkunun Misak-ı Milli'ye ve öte coğrafyalardaki kültürel varlığımıza odaklanması ümidi ile…
Osmanlı delegesi ayağa kalkarak:
- Ne hacet, dedi, İstanbul'u da size verelim.
Babalarımız için Niş, İstanbul'a o kadar yakındı.
Biz eğer Vardar'ı, Trablus'u, Girit'i ve Medine'yi bırakırsak, Türk milleti yaşayamaz sanıyorduk.
Çocuklarımızın Avrupa'sı Marmara ve Meriç'te bitiyor.” Falih Rıfkı Atay
Son üç yüz yılın hesabı elbette ki, beş on senede kapatılamaz. Lakin, Türk milleti ve İslam medeniyeti için yeni ufukların kazanımı; Devlet-i Ebed Müddet fikrinin tezahüründeki esas cevherin tekrar bilinçlere kazınması ise bu kadar kısa süreler içerisinde gerçekleşebilir. Son beş senede hem dünyada hem de Türkiye'de uluslarasın ilişkiler bağlamında ortaya çıkan fırsatlar ve stratejiler yeni bir dünyanın kuruluyor olduğunu ve Türkiye'nin de bu dünya içerisinde, diplomasinin ve teknolojinin de yardımıyla, küresel bir cazibe merkezi haline geldiğini göstermektedir. Daha da önemlisi toplum bilincinin güçlü ve dinamik bir dış politikanın tesisinde önemli bir etki olduğu da tatbik edilmiş bir gerçekliktir. Bu neşriyatının amacı ise bölgesel ve küresel dengeler ışığında önemli meselelere ilişkin notların tek bir
eserle hafızlarda kalmasını ve böylelikle dış politikanın tesisinde millet refleksinin milli bir çizgide daim kılınmasına katkı sağlamaktır. Bu kitapta Türk diplomasisini yakından ilgilendiren ya da stratejik hamle noktalarını belirten analizler ve köşe yazıları, son beş yıl içerisindeki belli başlı uluslararası olaylara karşı “milli” bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır. 2016 yılı itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Devlet bursu ile lisansüstü eğitimimi ve bu eğitimle ilişkin araştırmalarımı gerçekleştirdiğim İsrail, Filistin, Çin, ABD ve Lübnan'da gerek farklı coğrafyaların gerekse Türkiye'nin uluslararası politikalarını değerlendirdiğim yazılarımın hem tarihe not düşmek hem de gelecekte ortaya çıkacak olan meselelere ilişkin bir kıyas oluşturmasını amaçlamaktayım. Türkiye'nin ufkunun Misak-ı Milli'ye ve öte coğrafyalardaki kültürel varlığımıza odaklanması ümidi ile…
“Bizden Belgrad'ı aldıkları zaman, düşman delegeleri, Niş kasabasını da istemişlerdi.
Osmanlı delegesi ayağa kalkarak:
- Ne hacet, dedi, İstanbul'u da size verelim.
Babalarımız için Niş, İstanbul'a o kadar yakındı.
Biz eğer Vardar'ı, Trablus'u, Girit'i ve Medine'yi bırakırsak, Türk milleti yaşayamaz sanıyorduk.
Çocuklarımızın Avrupa'sı Marmara ve Meriç'te bitiyor.” Falih Rıfkı Atay
Son üç yüz yılın hesabı elbette ki, beş on senede kapatılamaz. Lakin, Türk milleti ve İslam medeniyeti için yeni ufukların kazanımı; Devlet-i Ebed Müddet fikrinin tezahüründeki esas cevherin tekrar bilinçlere kazınması ise bu kadar kısa süreler içerisinde gerçekleşebilir. Son beş senede hem dünyada hem de Türkiye'de uluslarasın ilişkiler bağlamında ortaya çıkan fırsatlar ve stratejiler yeni bir dünyanın kuruluyor olduğunu ve Türkiye'nin de bu dünya içerisinde, diplomasinin ve teknolojinin de yardımıyla, küresel bir cazibe merkezi haline geldiğini göstermektedir. Daha da önemlisi toplum bilincinin güçlü ve dinamik bir dış politikanın tesisinde önemli bir etki olduğu da tatbik edilmiş bir gerçekliktir. Bu neşriyatının amacı ise bölgesel ve küresel dengeler ışığında önemli meselelere ilişkin notların tek bir
eserle hafızlarda kalmasını ve böylelikle dış politikanın tesisinde millet refleksinin milli bir çizgide daim kılınmasına katkı sağlamaktır. Bu kitapta Türk diplomasisini yakından ilgilendiren ya da stratejik hamle noktalarını belirten analizler ve köşe yazıları, son beş yıl içerisindeki belli başlı uluslararası olaylara karşı “milli” bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır. 2016 yılı itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Devlet bursu ile lisansüstü eğitimimi ve bu eğitimle ilişkin araştırmalarımı gerçekleştirdiğim İsrail, Filistin, Çin, ABD ve Lübnan'da gerek farklı coğrafyaların gerekse Türkiye'nin uluslararası politikalarını değerlendirdiğim yazılarımın hem tarihe not düşmek hem de gelecekte ortaya çıkacak olan meselelere ilişkin bir kıyas oluşturmasını amaçlamaktayım. Türkiye'nin ufkunun Misak-ı Milli'ye ve öte coğrafyalardaki kültürel varlığımıza odaklanması ümidi ile…
Osmanlı delegesi ayağa kalkarak:
- Ne hacet, dedi, İstanbul'u da size verelim.
Babalarımız için Niş, İstanbul'a o kadar yakındı.
Biz eğer Vardar'ı, Trablus'u, Girit'i ve Medine'yi bırakırsak, Türk milleti yaşayamaz sanıyorduk.
Çocuklarımızın Avrupa'sı Marmara ve Meriç'te bitiyor.” Falih Rıfkı Atay
Son üç yüz yılın hesabı elbette ki, beş on senede kapatılamaz. Lakin, Türk milleti ve İslam medeniyeti için yeni ufukların kazanımı; Devlet-i Ebed Müddet fikrinin tezahüründeki esas cevherin tekrar bilinçlere kazınması ise bu kadar kısa süreler içerisinde gerçekleşebilir. Son beş senede hem dünyada hem de Türkiye'de uluslarasın ilişkiler bağlamında ortaya çıkan fırsatlar ve stratejiler yeni bir dünyanın kuruluyor olduğunu ve Türkiye'nin de bu dünya içerisinde, diplomasinin ve teknolojinin de yardımıyla, küresel bir cazibe merkezi haline geldiğini göstermektedir. Daha da önemlisi toplum bilincinin güçlü ve dinamik bir dış politikanın tesisinde önemli bir etki olduğu da tatbik edilmiş bir gerçekliktir. Bu neşriyatının amacı ise bölgesel ve küresel dengeler ışığında önemli meselelere ilişkin notların tek bir
eserle hafızlarda kalmasını ve böylelikle dış politikanın tesisinde millet refleksinin milli bir çizgide daim kılınmasına katkı sağlamaktır. Bu kitapta Türk diplomasisini yakından ilgilendiren ya da stratejik hamle noktalarını belirten analizler ve köşe yazıları, son beş yıl içerisindeki belli başlı uluslararası olaylara karşı “milli” bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır. 2016 yılı itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Devlet bursu ile lisansüstü eğitimimi ve bu eğitimle ilişkin araştırmalarımı gerçekleştirdiğim İsrail, Filistin, Çin, ABD ve Lübnan'da gerek farklı coğrafyaların gerekse Türkiye'nin uluslararası politikalarını değerlendirdiğim yazılarımın hem tarihe not düşmek hem de gelecekte ortaya çıkacak olan meselelere ilişkin bir kıyas oluşturmasını amaçlamaktayım. Türkiye'nin ufkunun Misak-ı Milli'ye ve öte coğrafyalardaki kültürel varlığımıza odaklanması ümidi ile…
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.