Dışarıdakiler

Stok Kodu:
9789751041456
Sayfa Sayısı:
304
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Kategori:
%20 indirimli
207,00TL
165,60TL
1 adet mevcut
9789751041456
463055
Dışarıdakiler
Dışarıdakiler
165.60
ÖZGEÇMİŞ
Alper Kul
5 Aralık 1975'te İstanbul'da doğdu. Yazarı olduğu ‘Babamın Oğlu‘ ve ‘Hamileyim' adlı tek kişilik oyunlarını yurtiçinde ve dışında 10 yıl boyunca sahneledi. ‘Caveman' adlı tiyatro oyununun adaptasyonunu yaptı, oynadı. ‘AUT', ‘Barselo', ‘Diyelim Ki Birlikteyiz‘ adlı tiyatro oyunlarıyla birçok yazarlık ödülü aldı.
5'er Beşer, İnsanlar Alemi, Güldür Güldür BKM adlı komedi programlarının proje tasarımlarını yaptı, oynadı. Olur Olur adlı sinema filmini yazdı.
2012'de Aylin Kontente ile evlendi, iki çocuk babası oldu.

ARKA KAPAK YAZISI
Pahalı arabalar, lüks evler, yüksek mevkiler, duygusuz ilişkiler, hırs dolu yakınlıklar… Başka bir seçeneğimiz olsaydı, ömrümüzü bunları kazanmak uğruna geçirir miydik? Yaşamdan kıyımlar ve adaletsizliklerle çevrili bir kötülük dışında şeyler de istemez miydik?
Dışarıdakiler, okurlara bir “ütopya” vadediyor: Ağaç keserken rızalık alınan, yalanın ve talanın henüz uğramadığı, doğanın para için tahrip edilmediği, kadınlara ve çocuklara güvenli bir yaşam olanağı sunan; velhasıl “Dışarı”nın kötülüklerinden azade bir sığınak.
Bir maden şirketinde sorumlu olarak çalışan Demir, Adını Bilmediği Kız sayesinde bu sorunun peşine düşüyor; kendiyle ve ailesiyle yüzleşiyor. Hiç tanımadığı bir dünyanın ve dilin ortasında, “kendi sesini” duymaya çalışıyor.
Oyunculuğu ve senaristliği ile tanınan Alper Kul, bu sefer sevenlerinin karşısına yazar kimliğiyle çıkıyor. Okurlarını çocukluk düşüne, en temiz ve korunaklı sığınağına davet ediyor.
“Adamın tek bildiği iletişim yolu konuşmaktı. Ama bir insan sadece konuşarak karşısındakiyle nasıl anlaşabilirdi ki? Duygularını nasıl aktaracaktı? Konuşmak iletişim yolları arasında en zayıf olanıydı. Neticede konuşmak, ağızdan çıkan sesleri birbirine bağlayarak, her duyguya karşılık gelen bir kod üretmekti. Birisi tecrübe ettiği çok etkili bir duyguyu, misal, A-Ş-K sesleri çıkartarak ifade ettiğinde, kodu işiten karşısındaki de kendi yaşanmışlıklarından bu kodun karşılığı bulup, bir duygudaşlık yaşamaya çalışıyordu. Kişinin karşısındakini anlama kabiliyeti kendi yaşanmışlıkları kadardı. Yani kimse konuşarak tam anlamıyla duygularını karşısındakine aktaramazdı. Anlatımın vücut diliyle desteklenmesi şarttı.”
ÖZGEÇMİŞ
Alper Kul
5 Aralık 1975'te İstanbul'da doğdu. Yazarı olduğu ‘Babamın Oğlu‘ ve ‘Hamileyim' adlı tek kişilik oyunlarını yurtiçinde ve dışında 10 yıl boyunca sahneledi. ‘Caveman' adlı tiyatro oyununun adaptasyonunu yaptı, oynadı. ‘AUT', ‘Barselo', ‘Diyelim Ki Birlikteyiz‘ adlı tiyatro oyunlarıyla birçok yazarlık ödülü aldı.
5'er Beşer, İnsanlar Alemi, Güldür Güldür BKM adlı komedi programlarının proje tasarımlarını yaptı, oynadı. Olur Olur adlı sinema filmini yazdı.
2012'de Aylin Kontente ile evlendi, iki çocuk babası oldu.

ARKA KAPAK YAZISI
Pahalı arabalar, lüks evler, yüksek mevkiler, duygusuz ilişkiler, hırs dolu yakınlıklar… Başka bir seçeneğimiz olsaydı, ömrümüzü bunları kazanmak uğruna geçirir miydik? Yaşamdan kıyımlar ve adaletsizliklerle çevrili bir kötülük dışında şeyler de istemez miydik?
Dışarıdakiler, okurlara bir “ütopya” vadediyor: Ağaç keserken rızalık alınan, yalanın ve talanın henüz uğramadığı, doğanın para için tahrip edilmediği, kadınlara ve çocuklara güvenli bir yaşam olanağı sunan; velhasıl “Dışarı”nın kötülüklerinden azade bir sığınak.
Bir maden şirketinde sorumlu olarak çalışan Demir, Adını Bilmediği Kız sayesinde bu sorunun peşine düşüyor; kendiyle ve ailesiyle yüzleşiyor. Hiç tanımadığı bir dünyanın ve dilin ortasında, “kendi sesini” duymaya çalışıyor.
Oyunculuğu ve senaristliği ile tanınan Alper Kul, bu sefer sevenlerinin karşısına yazar kimliğiyle çıkıyor. Okurlarını çocukluk düşüne, en temiz ve korunaklı sığınağına davet ediyor.
“Adamın tek bildiği iletişim yolu konuşmaktı. Ama bir insan sadece konuşarak karşısındakiyle nasıl anlaşabilirdi ki? Duygularını nasıl aktaracaktı? Konuşmak iletişim yolları arasında en zayıf olanıydı. Neticede konuşmak, ağızdan çıkan sesleri birbirine bağlayarak, her duyguya karşılık gelen bir kod üretmekti. Birisi tecrübe ettiği çok etkili bir duyguyu, misal, A-Ş-K sesleri çıkartarak ifade ettiğinde, kodu işiten karşısındaki de kendi yaşanmışlıklarından bu kodun karşılığı bulup, bir duygudaşlık yaşamaya çalışıyordu. Kişinin karşısındakini anlama kabiliyeti kendi yaşanmışlıkları kadardı. Yani kimse konuşarak tam anlamıyla duygularını karşısındakine aktaramazdı. Anlatımın vücut diliyle desteklenmesi şarttı.”
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat