9789755741871
489465
https://www.tdedkitap.com/corak-ulkenin-bittigi-yer-post-endustriyel-toplumda-politika-ve-askinlik
Çorak Ülkenin Bittiği Yer Post-Endüstriyel Toplumda Politika ve Aşkınlık
23.20
Dogru, Deizm asla güçlü bir inanç olmadi; ilk zuhurundan sonraki birkaç nesil içinde felsefi yasarligini tüketti. Onsekizinci yüzyil çikmadan, Hume septik meçini onun kalbine saplamisti. Fakat dogal din basindan öylesne zayif idi ki, bu yaradan pek aci duymadi. Bugün mutad kilise müdavimleri arasinda kolay ve sekilsiz bir ortodoksi olarak hayatini sürdürüyor. Onlar “Deizm“ sözcügünü hiç duymamis olabilirler, fakat o uzak “Yukaridaki Birkimseye“ (yoksa Birseye mi?)“ saygilarini sunmaya devam ederler -bilimadaminin evreninin oldukça gerisinde duran, karismamaya özen gösteren yönetici tanri, utangaç ve ürkek bir tanri... sonradan akla gelen bir düsünce... bir klise. Kültürmüzde tanri nihayet ölmüs ise de, henüz gömülmedi. Iste öylesine dindar olanlarimiz için ustalikla mumyalanmis, sevimli bir yasli akraba gibi hala aramizda bulunuyor o -öyle ustalikla mumyalanmis ki onu oturma odasinin uzak bir kösesine diker ve ihtiyar adam bizimleymis gibi davranabiliriz. Onun düsmüs agzini iyi ve müsaadekar bir tebessüme çevirmek için pek zahmete de katlandik... ve bu bir rahatlik. Bu onu kendisiyle daha kolay yasanabilir kiliyor. O eski cehennem atesi ve kükürt yok artik; aklin çarmiha gerilmesini geketiren o korkunç gizem ve paradoks yok; ruhun karanlik geceleri yok. Çogu kimse için ölü ve doldurulmus bir Tanrinin, sadece Tanrinin mevcut olmamasina degil, baska herhangi bir Tanriya tercih edilir görünmesi sasilacak bir sey mi ki? (Arka Kapak)
Dogru, Deizm asla güçlü bir inanç olmadi; ilk zuhurundan sonraki birkaç nesil içinde felsefi yasarligini tüketti. Onsekizinci yüzyil çikmadan, Hume septik meçini onun kalbine saplamisti. Fakat dogal din basindan öylesne zayif idi ki, bu yaradan pek aci duymadi. Bugün mutad kilise müdavimleri arasinda kolay ve sekilsiz bir ortodoksi olarak hayatini sürdürüyor. Onlar “Deizm“ sözcügünü hiç duymamis olabilirler, fakat o uzak “Yukaridaki Birkimseye“ (yoksa Birseye mi?)“ saygilarini sunmaya devam ederler -bilimadaminin evreninin oldukça gerisinde duran, karismamaya özen gösteren yönetici tanri, utangaç ve ürkek bir tanri... sonradan akla gelen bir düsünce... bir klise. Kültürmüzde tanri nihayet ölmüs ise de, henüz gömülmedi. Iste öylesine dindar olanlarimiz için ustalikla mumyalanmis, sevimli bir yasli akraba gibi hala aramizda bulunuyor o -öyle ustalikla mumyalanmis ki onu oturma odasinin uzak bir kösesine diker ve ihtiyar adam bizimleymis gibi davranabiliriz. Onun düsmüs agzini iyi ve müsaadekar bir tebessüme çevirmek için pek zahmete de katlandik... ve bu bir rahatlik. Bu onu kendisiyle daha kolay yasanabilir kiliyor. O eski cehennem atesi ve kükürt yok artik; aklin çarmiha gerilmesini geketiren o korkunç gizem ve paradoks yok; ruhun karanlik geceleri yok. Çogu kimse için ölü ve doldurulmus bir Tanrinin, sadece Tanrinin mevcut olmamasina degil, baska herhangi bir Tanriya tercih edilir görünmesi sasilacak bir sey mi ki? (Arka Kapak)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.