9789759955090
500355
https://www.tdedkitap.com/candan-gecelim-ya-hu-xix-asrin-sairlerinden-dini-tasavvufi-siirleri-1801-1922
Candan Geçelim Ya Hu XIX.Asrın Şairlerinden Dini-Tasavvufi Şiirleri (1801-1922)
39.20
Bati dillerinin çogunda “misra”in mukabilinde kullanilan kelime, ayni zamanda “âyet”i de karsilar; çünki, Hak kelâmi siire benzer. Daha dogru bir söyleyisle, siir nüzûl edeni taklide çalisir. Sair, bir yandan en yüce kelâmi örnek alarak siir düzmeye, diger yandan da onun kalbindeki yerini ifadeye ugrasir. Bu yüzdendir ki, sairin ledünniyat ile münasebeti bizimkine benzemez. Sair Mevlâ'yi zikrin, onu tefekkürün, ona taabbüdün, ona rabtolmanin en kestirme yolu diye siiri gördükçe, yavas yavas kristalize olur ve sonunda sözü bir sünûhâta, bir tulûata dönüsür. Iste bu sansli kullara “vehbî sair” denir.Elinizdeki kitap, XIX. asirdan 333 ismin siirlerini içeriyor. “Kesbî sair”in “vehbî sair” olma cehdinin her merhalesinden farkli örnekler... Kimi yolun basinda, kimi varmak istedigi yerde... Kimi bir gülistan pesinde, kimi gülünü bulmus da dalinda “lisân-i asâfir”den sakiyor. Kimi can derdinde, kimi candan geçmis bile... Ama hepsi de samimî ve okunmaya deger... Her okuma, eski bir tecrübeyi paylasmak degil midir?
Bati dillerinin çogunda “misra”in mukabilinde kullanilan kelime, ayni zamanda “âyet”i de karsilar; çünki, Hak kelâmi siire benzer. Daha dogru bir söyleyisle, siir nüzûl edeni taklide çalisir. Sair, bir yandan en yüce kelâmi örnek alarak siir düzmeye, diger yandan da onun kalbindeki yerini ifadeye ugrasir. Bu yüzdendir ki, sairin ledünniyat ile münasebeti bizimkine benzemez. Sair Mevlâ'yi zikrin, onu tefekkürün, ona taabbüdün, ona rabtolmanin en kestirme yolu diye siiri gördükçe, yavas yavas kristalize olur ve sonunda sözü bir sünûhâta, bir tulûata dönüsür. Iste bu sansli kullara “vehbî sair” denir.Elinizdeki kitap, XIX. asirdan 333 ismin siirlerini içeriyor. “Kesbî sair”in “vehbî sair” olma cehdinin her merhalesinden farkli örnekler... Kimi yolun basinda, kimi varmak istedigi yerde... Kimi bir gülistan pesinde, kimi gülünü bulmus da dalinda “lisân-i asâfir”den sakiyor. Kimi can derdinde, kimi candan geçmis bile... Ama hepsi de samimî ve okunmaya deger... Her okuma, eski bir tecrübeyi paylasmak degil midir?
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.