9786051751931
386794
https://www.tdedkitap.com/bu-gece-buyumesem
Bu Gece Büyümesem
13.60
Sizce, gelecek hafta büyümüş olur muyum?
Bir kitaptan bazen sadece bir cümle kalır okura. Zamanla öykü iyice silikleşebilir hatta unutulur ama o cümle unutulmaz Uzun yıllar önce okuduğum Jose Mauro De Vasconcelos'un Şeker Portakalı kitabının çocuk kahramanı Zeze'nin bu sihirli cümlesi hafızamın çekmecesinde saklıydı. Zehra Aylin'in yeni öykü kitabına adını veren Bu gece Büyümesem öyküsünü okurken çocuk gelin Elif'in annesine söylediği, Bu gece büyümesem anne! Ne olur büyümesem? cümlesini okuyunca Zeze'nin yıllardır belleğimde mihman olan o kıymetli cümlesini yeniden hatırladım
Öyküler de hayat gibi bizi bazen büyütür bazen de küçültür. Bu öyküleri okurken, bazen Zeze gibi büyümek bazen de Elif gibi büyümemek istedim bazen de kalakaldım
Süsüne kaçılmadan neyse öyle, olduğu gibi yazılmış ruhu ve bedeni yaralanmış kadınların, katmanlı kadınlık hallerinden oluşan somut öyküler bunlar. Bir tür dert/yara beyanı... Bir tür, duyduklarımı, yaşadıklarımı, yaralarını bana emanet edenleri yazmasam çıldıracaktım hali.
Yaşam tarzı gereği zaman-zaman yazarın dil sürçüp siyaseten cevaplara özendiği ama farkına varıp bazen dilini tuttuğu bazen dilini tutamadığı çıplak, örtüsüz öyküler. Daha öykücülüğün başında olan bir yazar için bu bir sorun değil durum.Siyasi söylem ile edebi söylem arasındaki bu gelgit durumunun aşılarak giderek dönüşmesi ise bu hevesin sürekliliğini talep ediyor
Heves edenin ve dilini taşın altına koyanın işi-düşü rast gidermiş
Bir kitaptan bazen sadece bir cümle kalır okura. Zamanla öykü iyice silikleşebilir hatta unutulur ama o cümle unutulmaz Uzun yıllar önce okuduğum Jose Mauro De Vasconcelos'un Şeker Portakalı kitabının çocuk kahramanı Zeze'nin bu sihirli cümlesi hafızamın çekmecesinde saklıydı. Zehra Aylin'in yeni öykü kitabına adını veren Bu gece Büyümesem öyküsünü okurken çocuk gelin Elif'in annesine söylediği, Bu gece büyümesem anne! Ne olur büyümesem? cümlesini okuyunca Zeze'nin yıllardır belleğimde mihman olan o kıymetli cümlesini yeniden hatırladım
Öyküler de hayat gibi bizi bazen büyütür bazen de küçültür. Bu öyküleri okurken, bazen Zeze gibi büyümek bazen de Elif gibi büyümemek istedim bazen de kalakaldım
Süsüne kaçılmadan neyse öyle, olduğu gibi yazılmış ruhu ve bedeni yaralanmış kadınların, katmanlı kadınlık hallerinden oluşan somut öyküler bunlar. Bir tür dert/yara beyanı... Bir tür, duyduklarımı, yaşadıklarımı, yaralarını bana emanet edenleri yazmasam çıldıracaktım hali.
Yaşam tarzı gereği zaman-zaman yazarın dil sürçüp siyaseten cevaplara özendiği ama farkına varıp bazen dilini tuttuğu bazen dilini tutamadığı çıplak, örtüsüz öyküler. Daha öykücülüğün başında olan bir yazar için bu bir sorun değil durum.Siyasi söylem ile edebi söylem arasındaki bu gelgit durumunun aşılarak giderek dönüşmesi ise bu hevesin sürekliliğini talep ediyor
Heves edenin ve dilini taşın altına koyanın işi-düşü rast gidermiş
Sizce, gelecek hafta büyümüş olur muyum?
Bir kitaptan bazen sadece bir cümle kalır okura. Zamanla öykü iyice silikleşebilir hatta unutulur ama o cümle unutulmaz Uzun yıllar önce okuduğum Jose Mauro De Vasconcelos'un Şeker Portakalı kitabının çocuk kahramanı Zeze'nin bu sihirli cümlesi hafızamın çekmecesinde saklıydı. Zehra Aylin'in yeni öykü kitabına adını veren Bu gece Büyümesem öyküsünü okurken çocuk gelin Elif'in annesine söylediği, Bu gece büyümesem anne! Ne olur büyümesem? cümlesini okuyunca Zeze'nin yıllardır belleğimde mihman olan o kıymetli cümlesini yeniden hatırladım
Öyküler de hayat gibi bizi bazen büyütür bazen de küçültür. Bu öyküleri okurken, bazen Zeze gibi büyümek bazen de Elif gibi büyümemek istedim bazen de kalakaldım
Süsüne kaçılmadan neyse öyle, olduğu gibi yazılmış ruhu ve bedeni yaralanmış kadınların, katmanlı kadınlık hallerinden oluşan somut öyküler bunlar. Bir tür dert/yara beyanı... Bir tür, duyduklarımı, yaşadıklarımı, yaralarını bana emanet edenleri yazmasam çıldıracaktım hali.
Yaşam tarzı gereği zaman-zaman yazarın dil sürçüp siyaseten cevaplara özendiği ama farkına varıp bazen dilini tuttuğu bazen dilini tutamadığı çıplak, örtüsüz öyküler. Daha öykücülüğün başında olan bir yazar için bu bir sorun değil durum.Siyasi söylem ile edebi söylem arasındaki bu gelgit durumunun aşılarak giderek dönüşmesi ise bu hevesin sürekliliğini talep ediyor
Heves edenin ve dilini taşın altına koyanın işi-düşü rast gidermiş
Bir kitaptan bazen sadece bir cümle kalır okura. Zamanla öykü iyice silikleşebilir hatta unutulur ama o cümle unutulmaz Uzun yıllar önce okuduğum Jose Mauro De Vasconcelos'un Şeker Portakalı kitabının çocuk kahramanı Zeze'nin bu sihirli cümlesi hafızamın çekmecesinde saklıydı. Zehra Aylin'in yeni öykü kitabına adını veren Bu gece Büyümesem öyküsünü okurken çocuk gelin Elif'in annesine söylediği, Bu gece büyümesem anne! Ne olur büyümesem? cümlesini okuyunca Zeze'nin yıllardır belleğimde mihman olan o kıymetli cümlesini yeniden hatırladım
Öyküler de hayat gibi bizi bazen büyütür bazen de küçültür. Bu öyküleri okurken, bazen Zeze gibi büyümek bazen de Elif gibi büyümemek istedim bazen de kalakaldım
Süsüne kaçılmadan neyse öyle, olduğu gibi yazılmış ruhu ve bedeni yaralanmış kadınların, katmanlı kadınlık hallerinden oluşan somut öyküler bunlar. Bir tür dert/yara beyanı... Bir tür, duyduklarımı, yaşadıklarımı, yaralarını bana emanet edenleri yazmasam çıldıracaktım hali.
Yaşam tarzı gereği zaman-zaman yazarın dil sürçüp siyaseten cevaplara özendiği ama farkına varıp bazen dilini tuttuğu bazen dilini tutamadığı çıplak, örtüsüz öyküler. Daha öykücülüğün başında olan bir yazar için bu bir sorun değil durum.Siyasi söylem ile edebi söylem arasındaki bu gelgit durumunun aşılarak giderek dönüşmesi ise bu hevesin sürekliliğini talep ediyor
Heves edenin ve dilini taşın altına koyanın işi-düşü rast gidermiş
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.