9786053423126
413849
https://www.tdedkitap.com/asik-edebiyati-ve-taspinarli-halk-sairleri
Aşık Edebiyatı ve Taşpınarlı Halk Şairleri
228.00
Ozan-baksı geleneği ile şekillenen ozan sanatına bağlı zengin bir sözlü edebiyatı bulunan Oğuz Türkleri Müslüman olunca bu köklü sanattan beslenen yeni konulara yönelir. Sosyal ve kültürel hayatta görülen bu gelişmeler sonucu dinî şiirler söyleyen/ yazan derviş şairler ile diğer konularda şiirler söyleyen ozanlar ortaya çıkar. Azerbaycan, Anadolu ve Rumeli sahalarındaki bu iki ayrı sanat geleneği, XVI. yüzyılda birleşerek âşık edebiyatını oluşturur. Âşık edebiyatı temsilcileri birincil sözlü kültür çağında yalnızca sözlü kültürden beslenirken, matbaa ve teknolojiyle tanışılan ikincil sözlü kültür çağında da hem yazılı kültürle hem de sözlü kültürle iç içe olur.
Oğuz Türklerinin yaşadığı geniş bir coğrafyada bu edebiyatın temsilcilerine geçmişten günümüze kadar değişik adlar verildiği görülür. Türkiye'de, sözlü kültür geleneklerine bağlı olarak sanatını icra eden ozanlar,âşıklar, derviş şairler ile bu şairlerin yolunda gelenekli şiir yazan kişiler günümüzde genellikle halk şairi terimi altında toplanır.
Elinizdeki kitapta, âşık edebiyatının kökenleri, oluşumu ve gelişimi, yüzyıllara göre âşık edebiyatı, âşık edebiyatı gelenekleri ve temsilcileri üzerine yapılan çalışmalar, Yozgat ve yöresinde halk şairliği gelenekleri anlatılmakta; âşık edebiyatı nazım biçimleri ve nazım türleri, halk şairlerinin geçirdikleri aşamalar ve halk şairlerine özgü gelenekler incelenmektedir. Sözlü edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden mani, koşma, semaî, destan ile yazılı edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden divanî, semaî, kalenderî, satranç, vezn-i aher, mesnevî hakkında bilgiler ve örnekler nazım biçimleri başlığı altında verilmektedir. Nazım şekillerine bağlı olarak oluşturulan güzelleme, taşlama, yiğitleme, ağıtlama, öğütleme, hikmetleme, âşıkname gibi nazım türleri de örneklerle açıklanmaktadır. Örneklerin Taşpınarlı halk şairlerinden seçilmesinde, Taşpınar'ın âşıklar yatağı olarak adlandırılmasının payı büyüktür. Ünü Türkiye sınırlarını aşanlarla birlikte ilk kez bu kitapta bilim dünyasına sunulan Taşpınarlı halk şairleri de bulunmaktadır. Bu sanatçıların özgeçmişleri ile şiirlerinden örneklere yer verilmesi de kitabın önemini arttırmaktadır.
Âşık edebiyatı ve âşıklık geleneklerinin ana çizgileriyle ele alındığı bu kitaptaki konular, yeni bir bakış açısıyla değerlendirilmeye çalışılmaktadır. Kitap, halk bilimi alanında uzmanlaşanlarla, üniversitelerin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencileri öncelikli olmak üzere, âşık edebiyatına ilgi duyan herkesin beklentilerine genel hatlarıyla karşılık vermeyi amaçlamaktadır. Akademik bir kaygı taşımakla birlikte,üniversite öğrencilerinin âşık edebiyatı derslerindeki gereksinimlerini karşılama düşüncesi de belirgindir.
Oğuz Türklerinin yaşadığı geniş bir coğrafyada bu edebiyatın temsilcilerine geçmişten günümüze kadar değişik adlar verildiği görülür. Türkiye'de, sözlü kültür geleneklerine bağlı olarak sanatını icra eden ozanlar,âşıklar, derviş şairler ile bu şairlerin yolunda gelenekli şiir yazan kişiler günümüzde genellikle halk şairi terimi altında toplanır.
Elinizdeki kitapta, âşık edebiyatının kökenleri, oluşumu ve gelişimi, yüzyıllara göre âşık edebiyatı, âşık edebiyatı gelenekleri ve temsilcileri üzerine yapılan çalışmalar, Yozgat ve yöresinde halk şairliği gelenekleri anlatılmakta; âşık edebiyatı nazım biçimleri ve nazım türleri, halk şairlerinin geçirdikleri aşamalar ve halk şairlerine özgü gelenekler incelenmektedir. Sözlü edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden mani, koşma, semaî, destan ile yazılı edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden divanî, semaî, kalenderî, satranç, vezn-i aher, mesnevî hakkında bilgiler ve örnekler nazım biçimleri başlığı altında verilmektedir. Nazım şekillerine bağlı olarak oluşturulan güzelleme, taşlama, yiğitleme, ağıtlama, öğütleme, hikmetleme, âşıkname gibi nazım türleri de örneklerle açıklanmaktadır. Örneklerin Taşpınarlı halk şairlerinden seçilmesinde, Taşpınar'ın âşıklar yatağı olarak adlandırılmasının payı büyüktür. Ünü Türkiye sınırlarını aşanlarla birlikte ilk kez bu kitapta bilim dünyasına sunulan Taşpınarlı halk şairleri de bulunmaktadır. Bu sanatçıların özgeçmişleri ile şiirlerinden örneklere yer verilmesi de kitabın önemini arttırmaktadır.
Âşık edebiyatı ve âşıklık geleneklerinin ana çizgileriyle ele alındığı bu kitaptaki konular, yeni bir bakış açısıyla değerlendirilmeye çalışılmaktadır. Kitap, halk bilimi alanında uzmanlaşanlarla, üniversitelerin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencileri öncelikli olmak üzere, âşık edebiyatına ilgi duyan herkesin beklentilerine genel hatlarıyla karşılık vermeyi amaçlamaktadır. Akademik bir kaygı taşımakla birlikte,üniversite öğrencilerinin âşık edebiyatı derslerindeki gereksinimlerini karşılama düşüncesi de belirgindir.
Ozan-baksı geleneği ile şekillenen ozan sanatına bağlı zengin bir sözlü edebiyatı bulunan Oğuz Türkleri Müslüman olunca bu köklü sanattan beslenen yeni konulara yönelir. Sosyal ve kültürel hayatta görülen bu gelişmeler sonucu dinî şiirler söyleyen/ yazan derviş şairler ile diğer konularda şiirler söyleyen ozanlar ortaya çıkar. Azerbaycan, Anadolu ve Rumeli sahalarındaki bu iki ayrı sanat geleneği, XVI. yüzyılda birleşerek âşık edebiyatını oluşturur. Âşık edebiyatı temsilcileri birincil sözlü kültür çağında yalnızca sözlü kültürden beslenirken, matbaa ve teknolojiyle tanışılan ikincil sözlü kültür çağında da hem yazılı kültürle hem de sözlü kültürle iç içe olur.
Oğuz Türklerinin yaşadığı geniş bir coğrafyada bu edebiyatın temsilcilerine geçmişten günümüze kadar değişik adlar verildiği görülür. Türkiye'de, sözlü kültür geleneklerine bağlı olarak sanatını icra eden ozanlar,âşıklar, derviş şairler ile bu şairlerin yolunda gelenekli şiir yazan kişiler günümüzde genellikle halk şairi terimi altında toplanır.
Elinizdeki kitapta, âşık edebiyatının kökenleri, oluşumu ve gelişimi, yüzyıllara göre âşık edebiyatı, âşık edebiyatı gelenekleri ve temsilcileri üzerine yapılan çalışmalar, Yozgat ve yöresinde halk şairliği gelenekleri anlatılmakta; âşık edebiyatı nazım biçimleri ve nazım türleri, halk şairlerinin geçirdikleri aşamalar ve halk şairlerine özgü gelenekler incelenmektedir. Sözlü edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden mani, koşma, semaî, destan ile yazılı edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden divanî, semaî, kalenderî, satranç, vezn-i aher, mesnevî hakkında bilgiler ve örnekler nazım biçimleri başlığı altında verilmektedir. Nazım şekillerine bağlı olarak oluşturulan güzelleme, taşlama, yiğitleme, ağıtlama, öğütleme, hikmetleme, âşıkname gibi nazım türleri de örneklerle açıklanmaktadır. Örneklerin Taşpınarlı halk şairlerinden seçilmesinde, Taşpınar'ın âşıklar yatağı olarak adlandırılmasının payı büyüktür. Ünü Türkiye sınırlarını aşanlarla birlikte ilk kez bu kitapta bilim dünyasına sunulan Taşpınarlı halk şairleri de bulunmaktadır. Bu sanatçıların özgeçmişleri ile şiirlerinden örneklere yer verilmesi de kitabın önemini arttırmaktadır.
Âşık edebiyatı ve âşıklık geleneklerinin ana çizgileriyle ele alındığı bu kitaptaki konular, yeni bir bakış açısıyla değerlendirilmeye çalışılmaktadır. Kitap, halk bilimi alanında uzmanlaşanlarla, üniversitelerin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencileri öncelikli olmak üzere, âşık edebiyatına ilgi duyan herkesin beklentilerine genel hatlarıyla karşılık vermeyi amaçlamaktadır. Akademik bir kaygı taşımakla birlikte,üniversite öğrencilerinin âşık edebiyatı derslerindeki gereksinimlerini karşılama düşüncesi de belirgindir.
Oğuz Türklerinin yaşadığı geniş bir coğrafyada bu edebiyatın temsilcilerine geçmişten günümüze kadar değişik adlar verildiği görülür. Türkiye'de, sözlü kültür geleneklerine bağlı olarak sanatını icra eden ozanlar,âşıklar, derviş şairler ile bu şairlerin yolunda gelenekli şiir yazan kişiler günümüzde genellikle halk şairi terimi altında toplanır.
Elinizdeki kitapta, âşık edebiyatının kökenleri, oluşumu ve gelişimi, yüzyıllara göre âşık edebiyatı, âşık edebiyatı gelenekleri ve temsilcileri üzerine yapılan çalışmalar, Yozgat ve yöresinde halk şairliği gelenekleri anlatılmakta; âşık edebiyatı nazım biçimleri ve nazım türleri, halk şairlerinin geçirdikleri aşamalar ve halk şairlerine özgü gelenekler incelenmektedir. Sözlü edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden mani, koşma, semaî, destan ile yazılı edebiyat kaynaklı nazım biçimlerinden divanî, semaî, kalenderî, satranç, vezn-i aher, mesnevî hakkında bilgiler ve örnekler nazım biçimleri başlığı altında verilmektedir. Nazım şekillerine bağlı olarak oluşturulan güzelleme, taşlama, yiğitleme, ağıtlama, öğütleme, hikmetleme, âşıkname gibi nazım türleri de örneklerle açıklanmaktadır. Örneklerin Taşpınarlı halk şairlerinden seçilmesinde, Taşpınar'ın âşıklar yatağı olarak adlandırılmasının payı büyüktür. Ünü Türkiye sınırlarını aşanlarla birlikte ilk kez bu kitapta bilim dünyasına sunulan Taşpınarlı halk şairleri de bulunmaktadır. Bu sanatçıların özgeçmişleri ile şiirlerinden örneklere yer verilmesi de kitabın önemini arttırmaktadır.
Âşık edebiyatı ve âşıklık geleneklerinin ana çizgileriyle ele alındığı bu kitaptaki konular, yeni bir bakış açısıyla değerlendirilmeye çalışılmaktadır. Kitap, halk bilimi alanında uzmanlaşanlarla, üniversitelerin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencileri öncelikli olmak üzere, âşık edebiyatına ilgi duyan herkesin beklentilerine genel hatlarıyla karşılık vermeyi amaçlamaktadır. Akademik bir kaygı taşımakla birlikte,üniversite öğrencilerinin âşık edebiyatı derslerindeki gereksinimlerini karşılama düşüncesi de belirgindir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.