Arkaik Yunan'da Adlandırma ve Hakikat

Stok Kodu:
9789759956677
Sayfa Sayısı:
464
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
%20 indirimli
430,00TL
344,00TL
9789759956677
500464
Arkaik Yunan'da Adlandırma ve Hakikat
Arkaik Yunan'da Adlandırma ve Hakikat
344.00
Dil, düsüncenin eviyse sayet, deyis yerindeyse, adlar da tuglalaridir. Insan kendi duvar örme ustaligina okadar güvenemez aslinda; ama derme çatma da olsa tuglalari dizmekten vazgeçemez. Her seferindetanimlamak, beklentilerimizi ifade etmek, yüceltmek ya da yermek için adlandiririz, hatta yeniden adlandiririz. Yeni dogmus bir bebege adini koyarken, yakin arkadasimiza lakap takarken, namli bir sokaginadini degistirirken, kökensel bir adlandirma itkisinin varisleri olarak davraniriz.Bu kökensel miras, medeniyetler ötesi bir bakis açisiyla Arkaik Yunan'a kadar geri götürülebilir. Yunansairi, düsünürü, sokaktaki insani, dönemin meskûn dünyasina yayilan kendi toplumsal yasamini yansitanbir evrensel dil olusturmak adina çocugunu, sokagini, icat ettigi aleti, yarattigi eseri, kutsal ve dünyeviolani, kisacasi her seyi adlandirirdi. Öte yandan, Yunan'in her yerinde iz birakan “rekabet” (agôn) kültürübaglaminda bu adlandirma yönelimi özel bir tarz kazanmistir. Yunan sairi galip gelen kisiyi “övmek” içinözel bir düzenek olarak adlardan yararlanirdi. Pindaros bu düzenegi siirsel bir hakikati insa etmek adinaustalikla kullanmis; Platon gibi, Pindaros'un dizeleriyle büyüyen çocuklar ise bu hakikatin adlarla baglantisini Kratylos diyalogunda yeniden masaya yatirmistir. Bugün hâlâ dizmeye çalistigimiz tuglalarinbüyüsüne kapiliyorsak, kulagimizda kalan sairin sesinin etkisi altindayiz demekti
Dil, düsüncenin eviyse sayet, deyis yerindeyse, adlar da tuglalaridir. Insan kendi duvar örme ustaligina okadar güvenemez aslinda; ama derme çatma da olsa tuglalari dizmekten vazgeçemez. Her seferindetanimlamak, beklentilerimizi ifade etmek, yüceltmek ya da yermek için adlandiririz, hatta yeniden adlandiririz. Yeni dogmus bir bebege adini koyarken, yakin arkadasimiza lakap takarken, namli bir sokaginadini degistirirken, kökensel bir adlandirma itkisinin varisleri olarak davraniriz.Bu kökensel miras, medeniyetler ötesi bir bakis açisiyla Arkaik Yunan'a kadar geri götürülebilir. Yunansairi, düsünürü, sokaktaki insani, dönemin meskûn dünyasina yayilan kendi toplumsal yasamini yansitanbir evrensel dil olusturmak adina çocugunu, sokagini, icat ettigi aleti, yarattigi eseri, kutsal ve dünyeviolani, kisacasi her seyi adlandirirdi. Öte yandan, Yunan'in her yerinde iz birakan “rekabet” (agôn) kültürübaglaminda bu adlandirma yönelimi özel bir tarz kazanmistir. Yunan sairi galip gelen kisiyi “övmek” içinözel bir düzenek olarak adlardan yararlanirdi. Pindaros bu düzenegi siirsel bir hakikati insa etmek adinaustalikla kullanmis; Platon gibi, Pindaros'un dizeleriyle büyüyen çocuklar ise bu hakikatin adlarla baglantisini Kratylos diyalogunda yeniden masaya yatirmistir. Bugün hâlâ dizmeye çalistigimiz tuglalarinbüyüsüne kapiliyorsak, kulagimizda kalan sairin sesinin etkisi altindayiz demekti
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat